İki Fayda Şiiri - Yılmaz Aybar

“Laik değilim ben,
Demokrat da değilim” demişti baştan,
Üstelik hapse de girip çıkmıştı,
Sabıkalıydı yani,
ABD’nin pek demokratik dayatmasıyla
Yine de Başbakan yapıldı,
Yapılır yapılmaz da
Nice önemli sorunlar yüzüstü dururken
Kadınların örtünmesini sorun yapmakla işe başladı,
Çapını hemen belli etti anlayana.
Ediş o ediş,
Sonrası o ediş uyarınca sürüp gitti hep,
Bini aştı kırdığı ceviz,
Tarihin en çok eleştirilen Başbakanı oldu.
İşin en tuhafı da şu ki,
Laik ve demokrat olmadığı göze battı en fazla.
Sırası gelmişken tekrarlayayım:
Laik ve demokrat olmadığını kendisi söylemişti baştan.
Gerekenin o zaman yapılmayışı tarihî hata olmuştur.
Ülkenin çekeceği varmış.
Her neyse…
Devam edelim:
Bir de dinci ve ahlakçı görünmeye çalışan bu kişiye
Özellikle gerçek din ve ahlak konularında
Kalabalıkların da bilmediği
Veya bilmek istemediği öyle doğrular
Ülkenin aklı başında insanları tarafından
Öylesine çok ve etkili biçimlerde anlatılmaya uğraşıldı ki,
Örneğin dinin biricik emrinin örtünmek olmadığını,
Ahlakın sadece belden aşağısıyla ilgili bulunmadığını
O kişiyle birlikte kalabalıklar da öğrenebilmişse
Ülkeye son on yılın bir faydası bu,
İkinci faydası ise Atatürk’ün önem ve değerinin
Her zamankinden çok anlaşılması olmuş demektir..