İKİ DAMLA GÖZYAŞI
Bu gün,senin gidişinin 3.yıldönümü.Üç yüzyıl gibi gelen,üç koskocaman yıl.Gidişini görmedim,göremedim.Şimdi ayrımsadım.Biz hiç vedalaşmadık anne.İyi ki de öyle oldu.Zaten ben vedaları sevmiyorum.
Ayrıca,sana asla veda etmem.Sen hep benimlesin.Seni,o kadar özlüyorum ki…Dün gece çok istedim düşlerime gelmeni.Sanırım,artık çok uzaklara gittin.Eskisi gibi gelmiyorsun düşlerime.Ya da geliyorsun,ben anımsayamıyorum uyandığımda.
Anne,artık bir evim var.Sana hep sorardım.”Evim olursa,gelir misin? ”diye.Sen de,geleceğini söylerdin.Ama o kadar bekleyemedin bu dünyada.
Ah güzel annem,gelebilseydin,bir köşede oturabilseydin.Sana oda hazırlardım.Soluğun,kokunla dolsaydı evim-evimiz.Hayalin,hep gözlerimin önünde.Tüm hareketlerini anımsıyorum.
En son,başın omzumda bir fotoğraf çektirmiştik.Kucağında, kardeşimin sana aldığı oyuncak bebek vardı.Omuzumdaki başınla,sen de bir bebek gibiydin.
Of anneciğim of.Evimde ilk kez,dün gece ağladım.Seni çok,çok özlediğim için tutamadım gözyaşlarımı.İki damla yaş süzüldü gecenin kollarında gökyüzüne ve sanki bulutları dölledi.Yağmur yağdı,bereket-bereket.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
ANNENİZE ALLAHTAN RAHMET DİLİYORUM...
KİMBİLİR BELKİ HER AN YANINDADIR VE GÖRÜYORDUR SENİ..BELKİ SEN UYUDUĞUNDA BAŞUCUNDA YİNE BEKLİYORDUR KUTLUYORUM
Yeni yaşantımda, ne kadar iyi ve mutlu olduğumu bilmeni isterdim.Hep istediğim şeydi,kendi evim-düzenim olması.Oldu işte birtanem.Ben neyi istersem oluyor.Yaşamımın iplerini,hep kendim tutmalıyım.Tutuyorum da.Bir türlü,başkalarının istediği gibi olamadım.O yüzden özgürdüm hep.Tutsak gibi görünsem de,içimdeki özgürlük sonsuzdu ve sonsuz...
Anlam ve anlatım derinliğine...Yüreğinize ve emeğinize sağlık...Tam puanımla kutluyorum ve listeme alıyorum bu güzel yazınızı...
Sonsuzluğa göçenler,geriye,bu dünyaya değgin iz'ler bırakırlar..
Bir yokoluş sonrasında bıraktıklarıyla yaşarlar/yaşatılırlar..Önemlidir belleklerimizde sakladıklarımız..Us'umuzdan hiç çıkmazlar.
Her olayın uzantısından kısa metrajlı bir filmdeki hareketleri izleriz.O filmin baş oyuncusunu daha yakın bir plana çekerek..
Hele de varlığını anımsadıklarımız annelerimizse durum daha da çarpıcıdır..
Çalışmada bu çarpıcı ve aynı ölçüde hüzünlü monoloğunu okudum..
Sayın ACAR'ı kutluyor;annesini saygıyla anıyorum.
Annenize rahmet, size yeni yaşamınızda mutluluklar diliyorum sevgili Nilgün Acar ....
Anneniz rüyanıza gelmese bile bir başka köşeden mutlaka izliyordur sadece geceler boyuna ve rüyalarınıza bağlı kalmayıp ...
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta