Ayhan Işın - İki damla göz yaşı 2. Bölüm ...

Ayhan Işın
74

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

.......................O yaz çok sıcaktı sanki her yer kavruluyordu. Yirmi yedi yıldır bu kadar sıcak yaşamamıştı Anadolu. Hele, hele Güney bölgeleri; gölgede sıcaklık elli dereceyi geçmişti. Çöl sıcakları desek doğru olurdu. Yaşlı adam zeytin ağaçlarının gölgesine oturmuş; ta eskilere gitmişti yine böyle sıcak bir gündü karısı evde köyün ebesi komşu kadınlar sağa sola koşuşuyorlardı. Kendiside Allaha yalvarıyor ne olur Yarabbi onlara yardım et diyordu. Kasaba doktoru da yoktu. Acil bir yaralı için gitmişti. Bu arada bir çığlık sesi duyuldu karısının sesiydi içi parçalandı ezildiğini hissetti! Sonra bir bebek ağlaması hayatında iki kere bu kadar sevinmişti. Bir evlendiği gün. Bir de bugün. Ebe göründü kapıdan. Patiska beze sarılmış bebek elinde kucağına veriyordu. Ebe, bir şeyler söylüyordu ama o sadece karısının iyi olduğunu anlayabildi. Pembe bir bebek bir şeyler arıyor gibiydi yüzü gülüyordu yumuk, yumuk elleri vardı Allah’ıma şükürler olsun hayatta tek Arzu ettiğim varlık benim Çocuğum! Ebe kız dedi. Tanrım Bir kızım oldu, bir kızım bir kızımmmmmmm! ARZU olsun ismi Arzularımın, ARZU’SU Besmele çekti salâvat getirdi. Ezan okudu üç kere kulağına ARZU, ARZU, ARZU! Dedi. Hey gidi günler heyyyyy ne günlerdi bir iç çekti. Sonra yüce dağa baktı o yılda çok sıcaktı, karlar erimişti Arzu’nun doğduğu yıl.
.......................Sıcak yüce dağın karlarını, buzlarını eritmiş dağın çıplak çirkin yüzü açığa çıkmıştı. Ama belki de biraz böyle kalması kasabanın manzarasını değiştirmişti. Bazen değişiklikte lazımdı. Kasabanın pınarı bile kurumak üzereydi. Arzu ile Kemal’in Kartopları yani Aşklarının simgesi de erimek üzereydi.
İki gözyaşı birbirlerine sarıldılar dayanmalıyız ayrılmamalıyız diyorlardı. Ne oldu yoksa sözler unutuldu mu? Diye birbirlerine sordular. Neden, neden, neden? Ben seni hala seviyorum! Bende seni ama bir şeyler yapmazsak kötü şeyler olacak gibi geliyor. Neden se! Ben de aynı şeyleri hissediyorum. O ZAMAN Erimeliyiz ama ne olursa olsun ellerimi bırakma sende benim elerimi söz mü? Söz! Belki aşkımız için kısa bir süre olabilir. Sadece aşkımız için!
.......................El ele tutuştular eridiler. Arzu ile Kemal’lin yaptığı gibi çayırların çimenlerin arasından süzüldüler. Yoruldular küçük gölcüklerde dinlendiler. Güneş yakıyordu bedenlerini ama onlar durmadılar. Kasabanın pınarından çıktılar. Buraları hatırlıyor musun? Dedi, hiç unutmadım ki! Dedi göz damlaları. Aktılar, aktılar son anda bir keçinin dilinden zor kurtuldular. Sonra geniş bir nehir e ulaştılar artık çok yavaşlamışlardı. Derinlerden gitmeliyiz güneş bizi almadan sakın ellerimizi bırakmayalım. Derinlerde balıklar yosunlar harikaydı her şey hayal bile edemezlerdi. Biraz çamur kaplanmıştı kurbağalar dalıp, dalıp çıkıyorlar kuşlar suyun yüzünde yüzüyor ayaklarını heyecanla çırpıyorlardı. Bir baloncuğun kenarına tutundular. Karşıdan iki balık tartışa, tartışa geliyordu. Beli ki seviyorlardı birbirlerini! Uyum içinde yüzüyorlardı. Sen beni aldatıyorsun diyordu biri diğerine. Öbürü aman bıktım senin dırdırından derken baloncuğu kapıverdi! Gözyaşları birden şaşırdılar balığın solungaçlarından atıldılar. Oh derin bir nefes aldılar! Yine beraberdiler. Balık birden değişiverdi. Aşkım özür dilerim öğle demek istememiştim, seni seviyorum seni bir daha kırmayacağım seni sonsuza kadar seveceğim. Bende seni çok seviyorum. Damlacıklar şaşırmış birbirlerine baka kaldılar biz mi yaptık diye!
EVET! EVET! Bizim Aşkımız bunu başardı! Hay di yüzelim daha çok yolumuz var. Arzu’yla Kemal’i bulmamız lazım!
.......................Yüzdüler, yüzdüler şimdi su daha da berraktı aynı kendi tatları gibi. Uçsuz bucaksız Masmavi hava çok rüzgârlı oyana buyana savruluyorlardı. Sonra çok kötü sesler duymaya başladılar. Gümmmm şowwwwwww bana sıkı tutun bırakma birden kendilerini bir kayanın üzerinde buluverdiler.
.......................Güneş, rüzgâr kavuruyordu birden çok hafiflediklerini hissettiler. Ne oluyor bize? Sıkı tutun uçuyoruz sarıl bana sevgilim daha sıkı sarıl! Kendimi çok büyümüş hissediyorum! Ben de! Evet, böyle daha iyi bütün dünya ayağımızın altında biz niye bunu daha önce düşünemedik. Ama güzel bir seyahat ti tecrübe kazandık. Şimdi hedefimize daha kolay ulaşabiliriz, rüzgâr bize yardım ederse. Rüzgâr esti dedi ki ben sevenlere her zaman yardım ederim. Yaşasın dediler. Seni seviyorum Aşkım! Ben de Seni Aşkım! Rüzgâr dedi ki Arzu ile Kemal’li gördüm. Şu her zaman buluştukları ısız kumsaldalar. Tabi siz nereden bileceksiniz. Ben sizi götüreyim. Beraber uçtular, uçtular akşam olmak üzereydi. Bütün bulutlar toplanmıştı ne olacaktı şimdi. Damlacıklar ne yapacaklarını biliyorlardı. Rüzgâra fısıldadılar. Arzu ile Kemal tartışıyorlar birbirlerine kötü şeyler söylüyorlardı. Anladıkları kadarıyla ayrılmayı düşünüyorlardı. Damlacıklar çok üzüldüler. Tam zamanında gelmişlerdi. Bazen cesaretli ve ani kararlar işe yarayabiliyordu. Bütün bulutlar damlacıklara değmez hiç bir yararı yok! Diyorlardı. Peki, ne olmuştu da böyle ayrılmayı düşünüyorlardı? Sonsuz Aşk neden tükenmişti?

Tamamını Oku