nicedir saymamış kuşları
kaç serçe geçti balkonumdan
kaç güvercin kondu
kaç kırlangıç sürüsü havalandı lunaparka doğru
nicedir saat gecenin üçü –bakmamışım
bal gibi nikotin sürüyorum ciğerlerime
balkondan öteye uzuyor gözlerim
sene iki bin on beş'in aralığı
tarih veriyorum talihsizce
sokak içime içime sarkıyor
bir karanlıktan diğerine doğru
kapatıyor ışığını karşıda bir ev daha
sessizlik yaylım ateşi
kurtuluş yok.
elimin tersiyle ittiğim sahte ışıltılar
mavi bahçesinde ömrün
hikmetinden sual sorulmaz bir gülümseme
içimde titrek ve kapalı her şeye.
nicedir gelmemişim
yoksuluyum dönülen yerlerin genişleyen zaferler içinde
elimin altında büyüttüğüm bu duruş
bu her şeyi geçirme azmi iğne deliğinden
kahırlı bir karşı olarak kalıyor
açık seçik şarkılar kök salmış
üstünü örten topal bilinç ve kış
çığırtkan acıyışlar ve yaralanışlar
van gogh'un postalları kadar
yıpranmış ve güzel
yürürken sığabilir insan çerçeveye
kayıtlara geçsin.
kaçırdım aklımı
akıl almaz cinayetler ve yasal bahaneler
kaçırdım ve hapsettim
yine ve yeniden biçimlendirmeye.
göğün gürültüsünü ve yağmuru çağırdım
bir kuşu öpmek umudu avuçlarımda
balkon ve lunapark sessizliği
sene iki bin on beş'in aralığı
nakşettim patırtılar arasındaki kımıltısızlığı.
1aralık2015
Akatalpa-Ocak 2016-Sayı 193
Sema Enci
Kayıt Tarihi : 29.12.2024 08:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.