Belleği duyarlığını yitirip gidiyor labirentinden.
tek anımsadığı: yeryüzü üstünde nihayet salınıp durana dek
çığlıkların ve karışıklıkların yükseldiğiydi.
Ve gözkapakları misali, yavaşça kapanırdı
bütün çatlakların nasıl da hep yakındığı
göğsündeki köprüler,
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,