Hey ihtiyarlığı gençliğin
Baston gözlerin yorgunluğu
Solgun yüzlerin doygunluğu
Bir sabahı istanbul’un
Bihaber gençliğin kaybolmuşluğu
Titrek karelerin üzerine
Seyrekliği gezgin ayakların
Tırpanlanmış caddeler üzerine
Kırık dökük sendelemelerin
Islak dudaklarında hüzün kokusu
Elinde içmediğin alkolün soylu tortusu
Şerefe efendim doğmamış torunların tebessümüne
İçelim ayaklarımızın altından geçen güzelliğe
Beşikten sallanırken düşen sen
Sevdiklerin mezarının başına üşüşen
Bir dilim toprak-bir yudum su
Bu ihtiyarlığın gençlik yokluğu
Sabah sabah gençliğini arasan
İhtiyarlığının maskesinde
Deri yamalı bedenini yoklasan
Ne kalır geriye ruhunun gölgesinde
Dilinde o eskimeyen kelimeler
Eskimişliğinde yırtık pırtık gençliğin
Kurumuş kurak bedenin
Ruhunda savrulan terkedilmiş sevgililer
Bir akşamüzeri bir denizsiz liman
Bir sıra dikili fidan- sırasında bir sessiz oğlan
Bir kirli yüzün temiz tarafında
Terk-i diyar kokusu ihtiyarın gençliğinde solunan
Bir eski buharlı tren
Bir terkedilmiş garın sıcak koynunda
Nemli odalarında şeflerin
Süslü hayallerle oynaşan gözlerin
Bir terk edilmişlik havası bir kasvet
Gözlerinde buruşmayan teninin kokusu
Gençlik paydasında eline kalan servet
Bir yıpranmış bilet bir hicran yortusu
Bir cümbüş ortasında bir kara duman
O terkedilmiş diyarlardan kaçan
Çingenelerin koynunda kıvrak yılanlar
Ruhundan –o gençliğinden kopan.
Bir sirk hayvanı
Bir elinde kırbacı
bir bilinmez diyardan
bir ihtiyar genç oğlan.
Bir eksik mısra -bir unutkanlığı dilinin
Dudaklarından akan aklının eksikliği
Bir gamze kahvesinde kalan
Sevgilinin gözlerinde kaçırılan
Bir tarafsızlığı düşünce sokaklarının
Bir sersemliği kaybolup düştüğün o meyhanenin
Kirli ellerle yoğrulmuş
Dınınının - bir melodi o eski kemandan kopan
Kaybolan zenginliğin zaman
Bir tütsü ardından sadece yakılan
Bir tapınakta bir turuncu akşam
Birkaç kuruş mu sandın dilenciye bırakılan.
Genç-yaşlı kavramlar kafaları karıştıran
Bir süslü anın bir bulanıklığı gaflet
Geçmişinden kopamayıp geleceğe hayran
Bir ansızlığı insanın hissedemediği tarifsiz sefalet
Uyu uyan –uykudur uyanıklık- uyanıklıktır uyku
Düşten kopan –rüyadan kaçan-bir damla ter kokusu
Gerçeğe susan rüyadır gafilin hayal diye elinde ufaladığı
Genç hissettiğin- bedendeki ihtiyarlık tortusu
Kayıt Tarihi : 12.4.2008 12:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!