Beyaz kepeneğin yanık bir sesin,
Kaval da senindir ihtiyar çoban.
O dağ senin, bu dağ benim gezersin,
Yollar da senindir ihtiyar çoban.
Irmaklardan, köprülerden geçersin,
Mor menekşe, lale, sümbül biçersin,
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
ihtiyar çoban.. tattığı hayattan mutlu olmalı....
dizelere sevgilerimle..
Bunu bir divan şairimiz yazsaydı Kaside-der Çoban Mehmet Beg derdi herhalde. Gerçekten divan şairi kasidesini andırıyor içerik yönüyle. Şekil ve üslûp yönüyle de bir saz şairinin türküsünü. Bir çobana şiir yazdığınız için tebrikler.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta