İki tespit arasında teşbihlerimin tespih boncuğu incikliğini sayıklarken.
“İkrar”ın tekririnde imkansızlığının inkarı gün yüzüne çıktı.
Belirsizlik sıfatına ulanmış bir gelecek gibi suskun yarınlara yar gölgen düştü.
Sukutum ve suskunluğuma değiyor değmediklerin, diyemediklerin, yaşamayamadıkların.Gittikçe imkansızlığın sızısı oluyorsun.
-Örülen duvarların altında kalmışlığın var.Kalmışsın kendi duvarlarında.Başkasının duvarında değil.İnsan kendini aşar, kendini aşınca her şeyi aşar. Anacıl duvarların bahane yazılarında okunmaz gerçek sevda yazgısı.
-Aşmayı aşılamak gerek ruha,yaşanmaya, anlara.Yeşermek lazım imkana.İmkansızlığı düşlerden ayrıştırmak gerek.
Sevdikçe, istedikçe , bekledikçe, gelmedikçe çoğalıyor anlamların.
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,