İhtimâller kaynattım, kâlbimin kazanında...
Kâh bestecisi oldum, kâh şarkıcısı aşkın.
Gamda kavalcı dendim, Damda kemancı dendim,
Ne feryadıma yetti...ne duyanıma zaman.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Aşık maşukun kapısına varır, kapıyı çalar.
Maşuk kim o der.
Aşık cevap verir.
Ben'im.
Maşuk seslenir...
Burada ikimize birden yer yok, git işine...
Aşık gider ve uzun yıllar sonra tekrar gelir.
Maşukun kapısını tekrar çalar.
Maşuk kim o der.
Aşık'ın cevabı olgunlaşmıştır.
Sen'im der.
Maşuk seslenir, öyleyse gir içeri.
Aşk, benliği silip şartsız bağlanılan bir tutkudur.
Güzel şiirinizi beğeni ile okudum.
Nice şiirlere, hayırlı ömürler dilerim.
Halit Korkmaz
Naçiz
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta