arada bir sabah uyandığında, sağına bak
belki bir gün ben olmam
niye ler, neden ler, nasıl lar
pencereden ılık bir meltemle gelip
bütün vücudunu sararlar
inzivaya çekilir sorularına düşman cevaplar
rüzgâra bakma çare niyetine
alev almaz artık bu kor
soracaksan, gittiğimin sabahı değil
sevdana yüzün olduğu gecelerde sor
zor be gülüm...çok zor
aşk ateşine buz keserken yüreğin
gidince elveda küllerinden ayrılığı sor
(II)
hiç yaşamadın değilmi, yarım kalmışlığı
bitmişliği, tükenmişliği, zamansız ayrılığı
hiç yazdınmı buğulu camlara ' gitme, gel ' diye adımı
sordunmu dört duvara, beni nasıl sakladığını
en mahrem sırlarımıza şahit tuttunmu yatağını
yoldan geçene manasız şekilde kızdınmı
izin verdin mi aynaların senden korkmasına
acılarına aristokrat tavrıyla teselli ettinmi kendini
' gelirmi ' diye belkilerin zirvesinden gözlerin daldımı
benim yaralarım sende kanar, adama en çok bu koyar
aklın şaşırır,tesbih böceğinden bile hesap sorar
yok be gülüm...böyle acı çekmeler kaldımı
(III)
neler olur neler yaşanır,kim kaybeder kim kazanır
yavaş yavaş başla düşünmeye
yada ben anlatayım sen dinle
hani acıya verdiğin renk hala gözlerimde
önceleri, konuşmazsın, boğazın düğümlenir ağlayamzsın
küçümsediğin kalabalıkların kıymeti şahlanır
en ücra köşeler ve umursanmaz sandığın maskeler
yanlızığın her deminde, feryatlarını tutamzsın
ağır ağır çöker üstüne, en derin yerlerine
filizlenir, dal verir, kök salarsın
suyu hasret, güneşi gecedir, talan edilmiş umutların
her vuslat gününe gün saydığın takvime
şimdi, özlediğin her güne bir çentik atarsın
yor güzelim...yor
kalbine mukayet olmamış aklını yor
söğütün gölgesinde kurulan düşler
dalları yerde, unutulmuş iğde kokulu günler
zaman içinde nağme olur, ayrılığa ezgiler
(IV)
uyandınmı...
Şimdi etrafına iyice bir bak
Kokum hâla üstünde yastığım
Kalemi üzerinde, yarım kalan iki satırım
...ve odaya sinmiş çekilmeyen kahrım
çaresizliğin kör yerinde, aldığın son gülü göğsüne tak
senin yerine de atan bir kalp var içinde
gidiyorum...muhtelif zamanlara doğru
benden arta kalanlara iyi bak
En doruğunda gitmesini bilmeli, sevmelerden
haz yok gerçekle yalanın beyhude sevişmelerinden
bir nefesine can verdiğim geceler de nerdeydin, şimdi
bensiz rüyalara kahpelik eden gecelere bak....
25.01.2008
Afet Ergü Şaşmaz
Alaturka Gitar_Simdi Uzaklardasin -
Afet ErgüKayıt Tarihi : 25.1.2008 03:02:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
sonradan sevmeler, kıymet bilmeler...gideni geri getirmiyor...
![Afet Ergü](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/01/25/igde-kokulu-gunlerden-bir-ayrilik-hikayesi.jpg)
**İğde kokulu günlerden bir ayrılık hikayesi**
arada bir sabah uyandığında, sağına bak
belki bir gün ben olmam
niye ler, neden ler, nasıl lar
pencereden ılık bir meltemle gelip
bütün vücudunu sararlar
inzivaya çekilir sorularına düşman cevaplar
rüzgâra bakma çare niyetine
alev almaz artık bu kor
soracaksan, gittiğimin sabahı değil
sevdana yüzün olduğu gecelerde sor
zor be gülüm...çok zor
aşk ateşine buz keserken yüreğin
gidince elveda küllerinden ayrılığı sor
(II)
hiç yaşamadın değilmi, yarım kalmışlığı
bitmişliği, tükenmişliği, zamansız ayrılığı
hiç yazdınmı buğulu camlara ' gitme, gel ' diye adımı
sordunmu dört duvara, beni nasıl sakladığını
en mahrem sırlarımıza şahit tuttunmu yatağını
yoldan geçene manasız şekilde kızdınmı
izin verdin mi aynaların senden korkmasına
acılarına aristokrat tavrıyla teselli ettinmi kendini
' gelirmi ' diye belkilerin zirvesinden gözlerin daldımı
benim yaralarım sende kanar, adama en çok bu koyar
aklın şaşırır,tesbih böceğinden bile hesap sorar
yok be gülüm...böyle acı çekmeler kaldımı
(III)
neler olur neler yaşanır,kim kaybeder kim kazanır
yavaş yavaş başla düşünmeye
yada ben anlatayım sen dinle
hani acıya verdiğin renk hala gözlerimde
önceleri, konuşmazsın, boğazın düğümlenir ağlayamzsın
küçümsediğin kalabalıkların kıymeti şahlanır
en ücra köşeler ve umursanmaz sandığın maskeler
yanlızığın her deminde, feryatlarını tutamzsın
ağır ağır çöker üstüne, en derin yerlerine
filizlenir, dal verir, kök salarsın
suyu hasret, güneşi gecedir, talan edilmiş umutların
her vuslat gününe gün saydığın takvime
şimdi, özlediğin her güne bir çentik atarsın
yor güzelim...yor
kalbine mukayet olmamış aklını yor
söğütün gölgesinde kurulan düşler
dalları yerde, unutulmuş iğde kokulu günler
zaman içinde nağme olur, ayrılığa ezgiler
(IV)
uyandınmı...
Şimdi etrafına iyice bir bak
Kokum hâla üstünde yastığım
Kalemi üzerinde, yarım kalan iki satırım
...ve odaya sinmiş çekilmeyen kahrım
çaresizliğin kör yerinde, aldığın son gülü göğsüne tak
senin yerine de atan bir kalp var içinde
gidiyorum...muhtelif zamanlara doğru
benden arta kalanlara iyi bak
En doruğunda gitmesini bilmeli, sevmelerden
haz yok gerçekle yalanın beyhude sevişmelerinden
bir nefesine can verdiğim geceler de nerdeydin, şimdi
bensiz rüyalara kahpelik eden gecelere bak....
25.01.2008
Afet Ergü Şaşmaz
*******
TEBRİKLER ŞAİR YÜREK ..
ŞİİRİNİ VE ŞAİR YÜREĞİNİ EN İÇTEN DİLEKLERİMLE KUTLUYORUM .
BAŞARILI ÇALIŞMALARINIZIN DEVAMINI DİLİYORUM .
SELAM VE SEVGİLERİMLE
Tam puan+ant
Erdoğan Vural
Şiir biraz da bağışlayıcıdır bildiğim.Bir yönüyle ruhun arınması,insanın kendisiyle hesaplaşması.Evet şiirin volkanı şairinin yüreğinde değilse başka nerdedir.
haz yok gerçekle yalanın beyhude sevişmelerinden
bir nefesine can verdiğim geceler de nerdeydin, şimdi
bensiz rüyalara kahpelik eden gecelere bak....
ablacım yüreğine sağlık.hep bizimle kal.
TÜM YORUMLAR (35)