Çıkışlarını tutuyorum yüreğin
mahzenlerin de evrimleşmiş acılar saklı
gözlerime diktiğim darağacının
ipiyle ürkütüyorum kalp sancılarımı.
Çektim izlerini ayağın çıkmıyorum artık
köhne kapım açılmıyor sevdaya.
Çalınmıyor! Öyle eskisi gibi zaten gelende yok
pas pas ağlıyor, tokmağı kederli
bir kapı avutuyor yüreğim karanlıkta.
Uzanmış bütün arzuları toplayıp
miladı şaşırmış bir Afrodit gibi
son arzusu sorulan canlı bir ölüye
nede ihtiraslı duruyor içimin gölgeleri.
Ruhum
Gitme! Yalnızlıkta böyle usulsüz
görülen mahkemenin bu ilk celsesi
gıyabında aşkın öfkeye çekilmiş
tutanakları okunur. Sen, gitme!
adanacaksa öyküsü yalnızlığa, bilinmeyen!
bir yolcu olmaksa
kendinden çıkıp;
atılacaksan sokakların arasında eriyen
bir gölge gibi güneşin kucağında yanmalısın.
Kayıt Tarihi : 15.2.2014 00:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Altan İlhan Arslan](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/02/15/idama-benzer-golgeler-yalnizlik-karanliksa.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!