Sessizlik yordu sensiz kalmaktan
Yoruldum artık peşinden koşmaktan
Bir adım gelsen bin adım sayardım
Tatlı bir söz söylesen eğer Kİ
Bir ömür beklerdim
Yağmur yağardı başın yaylaya
Boz bulanık akardı dereler
Cemre düşerdi her bahar
Kumrular çift havalanırdı
Karşı yamaçlarından
Şimdi kıraç toprak gibi
Dizeler dem tutmuyor
Güz gülleri gibi soluk
Nameler inliyor döşümde
Gözlerim nehir yatağı
Çağlardan kalma acısı
Dediler ki
Zamanla geçer sancısı
Dedim ya geçmezse
Tam gece yarsı başlarsa
Yüreğimde inceden bir sızı
Bakın görün
Tutmuyor ellerim yazamıyorum
Ve yine başa dönüyor arıyorum
Yoksun bulamıyorum
Bir zaman oturduğumuz
Kaldırım taşlarına
Buluştuğumuz köşe başlarında
Dar sokaklarda meyhanelerde
Sigara dumanı içki kokusu
Buram buram ızgara kokoreç
Sarmaş dolaş olan köfteler
Bize hitap etmeyen türküler
Sıkıntılarımın giderildiği
Bu yerde bu yörede bıraktığım
Anılar hala asılı duvarlarda
Anılarımı saklayan bu kent
Sığındığım tek sığınak tek kapı
Sonuç önümde dolu bir kadeh
İçsem mi içmese mi
Kayıt Tarihi : 23.10.2024 23:42:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!