İçki Kötülüklerin Anasıdır

Mehmet Tevfik Temiztürk
21964

ŞİİR


31

TAKİPÇİ

İçki Kötülüklerin Anasıdır

İyilerin gözüne, içki ile girilir.
İyilerce sevilir, iyilerce içilir.

Kötülerin gözüne, içki ile girilir.
Kötülerce sevilir, kötülerce içilir.

Biri Hak biri batıl ister birinci kıta,
Afiyet şeker olsun ister ikinci kıta,

İçene lâfım yoktur, çünkü laf söyleyemem,
İçmeyene lafım çok, dinlenilir tavsiyem.

Şişeler alınamaz, keyifler bozulamaz.
İçilsin doya doya, bu iş kıskanılamaz.

Zararını çok gördüm, aileler yıkıldı,
Masum anne dövüldü, bebeği fırlatıldı.

Liseyi bitirmiştim, çalıştım meyhanede,
İçenleri izlerken, sırlarım yüreğimde.

Zaman hızla geçmişti, fakülteyi kazandım,
Altı kişilik odada, öğrenci yurdundayım.

Şahsımın yüzü asık, arkadaşlar içerdi,
Sonra sarhoş olurlar, sen içmezsin derlerdi.

Hiç içmiyorum derdim, onlara karışmazdım.
Dumanların içinde, uyumaya çalışırdım.

Zorlarına giderdi, kavga çıkarırlardı.
Denilenleri yapar, sebepsiz af dilerdim.

Çünkü çok sarhoştular, ihbar da edemezdim,
Odamdan kovulurdum, üstelik dayak yerdim.

İhbar eden değildim yine de korkarlardı.
Şahsıma içki taşıtarak, bir önlem alırlardı.

(2000)

Mehmet Tevfik Temiztürk
Kayıt Tarihi : 8.6.2011 16:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu değersiz şiirimin hikâyesi hakkında iki çift lâf etmek istiyorum. İnşallah sizleri sıkmadan kısaca şiirim ile ilgili kısa bir anımı anlatabilirim: Önce bu şiirime sakın hiç kimse alınmasın. Meyhane anılarım vardır onlardan hiçbir zaman bahsetmeyeceğim. Çocukken, çocukluğum uzun sürdüğünden yaşım 18 olmasına rağmen meyhaneye her baskın oluşunda ilk zamanlar polis beni çocuk sanıyor ve bu çocuğu burada nasıl çalıştırabiliyorsunuz diyerek şahsımı götürüyorlardı. Kimliğime de baktıklarında zaten inanamıyorlardı. Kimliğim hem çok yeniydi, hem de yaşımın büyüklüğü görünümüm ile bağdaşmıyordu… Zamanla şahsımı görmez bile oldular. Onun için şahsıma evlat derlerdi. Mecburiyetten ve cahillikten olsa gerek meyhane ortamında bulunmuştum. İnsan Liseyi bile bitirse bilemedikleri çok şeyler olabiliyor… Çıraktım bulaşıkları yıkıyordum, mutfakta sürekli ustaya yardım ediyor, bazen garsonun kaba işlerini görüyordum ve de bazı müşterilere dışarıdan sigara gibi gereçleri alıp getiriyordum. Sabah 9 gibi de alışverişi yapıyorduk. Gece 12.00 veya 12.30 gibi eve dönüyordum. Çok az da haftalığım vardı. Garson Bah….. Bey akşamdan akşama 100 lira bahşiş verirse belki kârım olurdu yoksa patronun verdiği haftalık 2000 Lira çok az para ediyordu. Dolmuşla aşağıya çerezciye koşa koşa gidersem dolmuş param cebimde kalıyor o zaman da kârım oluyordu. Ama dönüşte dolmuşa binmeliydim çünkü bulaşıklar birikmiş oluyordu. Demek ki dolmuş parası kârımı artırdığına göre haftalığım çok azmış. Ve bu esnada da bütün içenleri izliyordum, sabah 10’dan gece 12’ye kadar da hem bütün işleri görüyor, hâliyle de tüm meyhane şarkılarını ezberlemek zorunda kalıyordum. Eski şiirlerimi imha etmek zorunda kalmamın bir sebebi de meyhane anılarımla ilgili olmasındandır. O’nun için de ‘’Eski Şiirlerim’’ de derin bir hüzün ve ümitsiz bir aşk hissedilir.’’ Çocukluk şiirlerim ise daha hüzünlüydü. Hüzünlü şiirlerimi de tamamen imha ettiğim doğrudur. ‘’Selâm Çiçek Kökleri-1’’e 38 kadarını almıştım. Bunun sebebi de 1988’de ki ‘’Selâm Çiçek Kökleri’nde,2’de ve 3’de geçiyor olmasındandır. Aslında onları imha etmediğime de hâlâ çok üzülürüm. Ümitsiz aşk şiirlerim de benim hayatımın bir parçasıydı. İnsanların hayatında belirli evreler bulunmaktadır. İşte o ortamlarda bulunduğum için bu tip şiirlerimi ayıklayıp attım. Düşündüm ki içkiyi ne kötülemeye ne de övmeye hakkım vardı. Ancak dinî şiirler yazdığımdan dinî açıdan fikrimi belirtme gereğinde bulundum... Eğer içkiyi kötüleyecek olsam inanın ki şahsım tam 1000 kıtalık şiiri rahatlıkla yazabilirdi. Onu övebilecek ne Tıp bilgilerim, ne Meyhane anılarım, ne düşüncelerim vardır. İçkinin tek bir iyi yönünün olmadığını şu an burada net bir şekilde içinde yaşayan birisi olarak söyleyebilirim...Yine de hiçbir zaman kötülemeyeceğim. Hem içenler alınmasınlar hem de biz haddimizi bilelim diye. Zaten eski ve kalıcı dostlarımı da kırmak istemem… Bu ifadelerimi bunu söyle bitirmek istiyorum. ALLÂH (c.c.) ‘ın yasakladığı günahlardan Rab'bim zaten şahsımızı sakındırdı. İnşallah daha da sakındıracaktır… Zaten bu konulardan bahsetmek zorunda olmamın diğer sebebi de bu tip şiirlerimin eski bir evreme ait olduğunu vurgulamamdır. Şiirlerimin altındaki (1994) ,(1999) gibi sayısal değerlerle hiç oynamadım, tarihler tamamen o zaman yazıldığının belgeleridir de.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Tevfik Temiztürk