İçine bakınca
krater gibi şeyler var.
Kahverengi küçük dairede
minnacık bit yeniklikleri mi?
Hangi göktaşı
vurdu da çarptı oraya?
Yemyeşil kivi gibi kemirilmiş
halde mi oluşmuş
iç’in iç yapısı, işin?
Az, kılcal damarlar,
çevrede, kan taşıyor;
aerodinamikten çakar mısın?
dolaşım sistemi, geçerli.
Ana kristalin
dışarıdan süzdüğün yapısına
bir de içeriden bakmak …
İçeriden evren bilir miyiz,
yoksa, bir anda, eriyerek
mi kivi-kraterlere doğru atılımlanıyoruz?
‘Malum daha büyük’ kahverengi dairenin
ortasına denk, daha küçük
bir siyah noktasal
-bir bebek, doğmuş
veya her an doğuverecek-
her an
büyüyüp küçülüverecekmiş gibi
tetikte.
Paniklerimizin bir sebebi
bu korku olabilir mi?
Tetkiki uzun sürdü
gözüktü, ama aşkın sanal zamanında kısa.
Bir noktadan girip
diğerinden çıktı, göz.
Gözkapak;
açıldı, kapandı,
.. açıldı.
Kapandığında göz bebeği büyümüş
olabilir mi,
ve sezilememiş?
Herkese denk kalmaz bu.
Belirli durumlar
sadece bu yüzden titreşiyorsa,
bir seğirme demektir sözkonusu
-bir hata payı.
Sektirmek gibi oyunculuktan
birazcık uzak görünüyor, göz;
çok da olmasın ya.
Benzeyen kötü oyunculuğa,
aşırı yatkınlığa
anlayışlarından teki şu mu
olabilmektedir peki, kasdedilen
-‘önleme almak’ kısmı öncesi için?
:Bir taş atsan deniz seviyesine
yüzeye;
seker mi sekmez mi
yoksa, yoksa o şeker mi;
ilk taşta, bilebilir misin …
Sanırsın ki, sekemeyebilecektir.
Hemen bir önleme alırsın kendini;
içi kapalı kutunun,
bekleyiş kapağı
hep açıkmış misali
yılbaşında.
Aynada gördüm bir an
bu sefer, dünyayı,
kendi gözlerimdi.
Şimdi senden bekliyorum,
anlat bakalım
sence nasıl.
Beğendin mi.* Eh iyi. Az gayret;
kendininkiler sence nasıl?
Nee? Düşünmez misin?
Seviyorsan bentlerini;
düşünemez misin, düşünmez mi?
Hiç mi?
Bak içine, içine!
Bir ses sesleniyor oralardan,
Fısıldıyor iç sesin sana
dilinin tercümanı,
çok doğru:
“Kendini anlatırsan bana? ...”*
E be, mantığın dili olsa,
E mantığın dili olsa...
“Yüreciğin kap-kaç operasyonunda,
ruh çekerleri…”
:Şş, az insaaf cırcırböcekleri.
Aaa, yoksa her zaman mı
deliye bayram,
henüz Haziran’dayız ….
En bilinçliliğin
paniklerinin
gerçekliğini edemem kabul.
Taktik, doğa’nın şansı karşısında
yeterli etkisizliğini
kazanır gözükmese de;
akıl başka şeydir, taktik başka.
Varla yoka,
kurnazlık ile zekasına gerçeğin,
tilki ile hatta tavşana
aynı diyemem.
’07 15 haz.
Akın AkçaKayıt Tarihi : 15.6.2007 15:17:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Akın Akça](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/06/15/icine-bir-bakinca.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!