İçimden giden bir ben var...
Öyle çaresiz,
öyle öksüz,
öyle kimsesiz ki...
Bazen bir umut düşüyor omuzlarıma,
ama soğuk, ama sahte.
Sonra sağanak sağanak düşünceler yağıyor,
çürümüş bir ağacın köküne dökülen su gibi—
ne fayda?
Bedenim suskun,
ama dilim paramparça,
kan revan içinde fısıldıyor kendine:
“Dayan...”
Ve ben yine kendimden gidiyorum,
yeniden, yeniden, yeniden...
Issız sokaklar beni koluna takmış,
köhne bir meyhanede buluyorum kendimi.
Sahi, buraya ben mi geldim?
Yoksa beynim mi sürükledi beni bu düşüşe?
Odalar karanlık,
duvarlar çatlak,
perdeler küflü.
Güneş kapıyı tırmalıyor usulca,
içeri sokulup fısıldıyor:
"Uyan."
Bir bakmışsın, gençliğim çağırıyor:
“Hadi...”
Ama ben yorgunum.
Dizlerim titriyor,
ellerim boşlukta savruluyor.
Yıldızlar ulaşılmaz,
geceler dipsiz bir kuyu.
Koşuyorum,
koşuyorum—
ama dünya kayıyor ayaklarımın altından.
Sıkı sıkıya kapattığım gözlerim,
yavaş yavaş aralanıyor.
Ve içimde yine o köşedeyim,
gözlerim karanlığa alışmadan,
kulaklarımda bir ninni,
yanık bir ezgi sızıyor ruhuma.
Her yer hüzün,
her yer yas.
Iraklardan duyulan yanık bir ağıt...
Doğrulup bakıyorum:
“Kim ölmüş?”
Bu ağlayanlar bizimkiler de,
ölen kim?
Tüh... Bak, ben ölmüşüm.
Şimdi soruyorum kendime:
Yaşadım mı?
Mutlu oldum mu?
Yoksa sadece var oldum da,
hiç soluk almadım mı?
İşte şimdi ruhum da gidiyor benden,
usulca, sessizce...
Şimdi ben hiçim.
Yok ki benden geriye
ne bir sevgi,
ne de mutlu bir an bile.
Meğer ben hiç yaşamamışım.
Meğer ben hiç yaşamamışım...
Bu virane ruhun içinde,
kırılıp dökülüp çürümüşüm.
Sulanmadığım için solmuş yapraklarım.
Mevsimim,
çürüyen bir sonbahar döküntüsü olarak kaldı—
içimden bir ben giderken...
Suzi Ayyıldız
Kayıt Tarihi : 18.8.2024 07:48:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Teşekkür ederim değer kattınız varolasınız
Teşekkür ederim varolasınız şeref verdiniz
TÜM YORUMLAR (2)