İçimdeki Ukte 'Ben de İsterim Ben de'

Bazen hiç konuşmak istemiyorum, kendimle bile. Bazen de böyle susmak bilmiyor içim..

Öyle ya.. Neler istemez ki insan..
Meselâ, ben de Colin Firth gibi Ferzan Özpetek'in bir filminde, hem de Colin Firth ile hem de karşılıklı hem de başrol oynamak isterim.

Tabii bu da yine çoook yükseklerde bir heves, zirvede! Düşünün artık: uçmayı ne denli seviyorum.

'Ay'ın Seyrettiği' olsun mesela filmin adı da.

Tarihimiz 16 Ağustos 2014; saat 02:02

-İtalyanca biliyor muyum?
-Hayır.
-İngilizce ya da Fransızca?
-Yoo.
-Herhangi bir yabancı dil?
-Cık! Türkçe biliyorum sadece, o da yabancımız sayılmaz.
-Hımm...
-Görüyorsunuz değil mi?
-Hı hıı, evet görüyorum; ya oyunculuk deneyimim var mı?
-Tabii.
-Kariyerimde elde ettiğim bir başarı öyküm var mı?
-Iıı, sayılır. Oyunculukta olmasa da hayatta var sayılır.
-Sinema konusunda deneyimim ne düzeyde?
-Bir tek filmde oynadım bu güne dek işte; adı 'Karanlıktakiler', Çağan Irmak yönetti...
-Güzel miyim?
-Sayılmam.
-Fotojenik miyim?
-I-ıh! Hiiç!
-Üstün yeteneklerim mi var, kimsenin bilmediği?
-Bazılarına kıyasla, evet, belki; neden olmasın, elbette. Meselâ çok şakacıyımdır.
-Neyime güveniyorum ki?
-Güvenmiyorum ki.
-O halde delirmiş olmalıyım...
-Hımm, olabilir.. Düşünmüştüm bunun olabileceğini.

Kendimi daha iyi anlıyorum şimdi. Oturduğu yerden şöhreti yakalama düşü kuran bir hayalperestim ve Ay beni seyrediyor şu an. O bana bakıyor evrenin uzak bir noktasındaki anahtar deliğinden, ben de parıldıyorum işte onun gözünde. Bana inanan bir tek o var çünkü bu gece. İnandığını düşündüğüm yani ve bunun da böyle olacağına inandığım.

Uyku akıyor iliğimden kemiğimden... Güzel bir masal bu ya. Zamanından önce bitmesin istiyorum yeter ki.

Evet, ısı 26 derece, saat 02:48.