İçimde sönmeyen yankınlar var….
Çocukluğumdan beri böyle idi. Seni gördüğümde bir gün bir kibrit attın yüreğime sonra uçup gittin. Arada bazı vakitler geldin bu eski konağa. Çocukluğumdaki silik hatıralarımdan hatırladığım. Şehirli olmuştun ya artık pek kimse yanaşmazdı yanına. Ama olsun sen bu yazda buradasın. Aynı havada tek nefes oluyorsun içimde yetiyor bana. Avluda öylece bakardım sana. Ellerim toprakla yıkanmış, yüzüm is içinde dururdum. Yerdeki taş üzerine işlemeleri sayardım. Sen gidene kadar dururdum.Sen bakmaz görmezsin beni.Giderdin yine.Ben toprağa dönük yüzüm ellerimle seni işlerdim toprakta.Sana sevdiğim sevdamı yeşertirdim,filizlendirirdim,kök salardım toprakta.Aşk.Aşkım batırıyor güneşi.Toprağa sarılmış rengini görmezdi gözlerim güneşin.Ben seni öyle çok sevdim ki….
kasım2007
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta