Ey nefsim, ey kendim, benliğim ya da adın her neyse
Bil ki sözlerim sanadır, başkası üstüne alındıysa, bu Rahman'dandır:
Düşünmeden konuşuyorsun.
sahte gülüşlerinin ardında sakladıkların o denli kirletiyor ki ruhunu,
gülerken gösteriyorsun düşüncelerin nefret dolu...
Kainatta yaratılan hiçbir şey sebepsiz değildir, bu nefretin altında da belki acılar, belki kederler...
bir yaşanmışlık var elbet lakin üstü öyle güzel örtülmüş ki,
acılarınla yüzleşmekten o kadar korkuyorsun ki
unutmakta bulmuşsun çareyi.
Unutulamayacak şeyler vardır, elbet gün yüzüne çıkacak
ama sen yine ısrarla üstünü örtmeye çalışıyorsun.
Gün geldiğinde
ve yüzeye çıktıklarında kabullenmeyecek,
benim değil diyeceksin
ama o acıların senin olduğunu bal gibi bileceksin.
A
Kullanmışsın acılarını ne güzel,
ama ruhunu temizlemekte değil de kirletmekte
ve bu kiri yaydıkça rahatlıyor gibi bulaştırılorsun gittiğin, gördüğün her yere,
her şeye
"Ben çektiysem bu acıyı, herkes tatmalı bu azabı." diyor ve sana verilen acıyı artırarak diğerlerine veriyorsun
senden önce de var olan döngüye ekleme yaparak kıyamete değin ulaşmasına yardımcı oluyorsun.
Çünkü kolay gelen, hızlı olan bu.
Hayır zor ve zamanla olanda, bal gibi biliyorsun
ama hızı ve kolayı isteyen nefsine uyuyorsun;
zevki çabuk olanda arıyor, daha kolay ulaşıldığı için elmas yerine kömürü tercih ediyorsun.
yıllar yılı oluşturulan
ve zaman geçtikçe değerlenen, emek isteyen ama beklediği yıllardan değerli olan bir elmas olmaktansa
hızla oluşturulan ve oluştuğu yıllardan değersiz bir kömür olmayı seçiyorsun.
bir de kömürlüğünle elmaslara laf ediyor,
elmas olmak isteyenlerin önünü kesiyor
ve herkesi kendin gibi birer kömür perçası yapmaya uğraşıyorsun.
Kayıt Tarihi : 17.5.2022 07:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!