Dünya da insanlardan kaçış çabalarının son durağı evler olarak düşünülür.
Oysa insanın kendinden kaçabileceği dünya da bir yer yoktur.
Nereye gitse insan kendini yanında götürür.
Kendini kötü insanlardan saymayan en büyük yanılgıya düşer.
İnsanlık dışı bir yaşam sürmeyi kabul eden, ses etmeyen biri insan sayılabilir mi?
Suya sabuna dokunmayayım dokunan birileri nasıl olsa çıkar bizde sıvışır arada kaynar gideriz mantığı hüküm sürer yaşamda. Bunu güce dönüştüren ideolojiler insanı insanlığın yolundan çıkarttılar.
Bu sebeple insanlığın yazgısını her çağda çok az sayıda insan değiştirir, çok sayıda insan bende oradaydım diye yüzsüzlük ederek sahiplenir.
Kendini insandan sayanlarda kötülük dışında kendilerine her iyiliği kondurur.
Madem bu kadar iyi insan var ise dünyada o zaman sormak gerekir bu kadar büyük kötülüğü kim yaptı? Kimler seyretti?
Kendinden kaçabilmek ölümdür.
İnsan yaşamdan çok kendisiyle yüzleşmeyi istenilen düzeyde başarabilecek bir canlı değildir.
Kendisiyle yüzleşmeye kolay kolay yüz yüze gelmez gelse de kendine karşı iltimas geçerek davranır.
Bütün bu iç gözlemler genel eğilimlerden derlenmiş olup bunun dışında kalan insan varsa bile sayıları bu sonucu değiştirmeyecek kadardır.
O insanlar kimsenin pek ilgisini çekmezler.
İnsan en çok kendine benzeyeni kendine çeker.
Önder Karaçay
Kayıt Tarihi : 5.8.2024 08:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Konumuz hamaset değil, kimin yararına seyirci olduğunu bilmemiş olmayı deşeceğim bu yazıda.
Hamaset zaten insanlığa yakışan bir meziyet değil, insana eziyettir.
Başarının, sevginin, huzurun, barışın, yaşamın ve insanlığın önünde ki en büyük engel korkudur.
İnsanlığı yaşatmak istemeyen ne yapar? Korkutur?
Aman ağzımızın tadı bozulmasın adlı bir korku örgütü dolaşır/dolaştırılır her düşüncede bastırılmış duygu ve düşünceleri yaşatmama kararlılığı adına dayatmacı bir tutumla.
Korku eşiği aşılır ise tutunamaz yaşama hiçbir dayatmacı zorba.
Yaşamda zorbalardan korkulur.
Onlarda bunu görev bilir korkuluk olur.
Kimse korku yüzünden başını ağrıtmayacak haklarını kullanmaya bile başım ağrır korkusu ile yanaşmaz.
Seyirci kalmak insanlığa destek sanılır. Oysa tam tersi zulmün istediği tek güçtür.
İnsanlığın en büyük yanılgısı burada yatar.
Oysa seyircisi bol olmayan hiçbir zulüm sahne alamaz.
Tiyatro yaşamın kendisidir. Her nefes alan bu tiyatroda rol alamaz.
Seyirci kalmak yaşamda insanlığa ait bir rol değildir.
Zulme daha yakın bir roldür.
Görmezden gelme rolü.
Ben görmüyorum, görsem bile görmemezlikten geliyorum, benden aldığın bu desteğin ürettiği cesaret ile her istediğin kötülüğü benim dışımda kalan herkese yapabilirsin demektir.
Seyircisi boldur dünyanın.
Kötülük azınlık olduğu için çoğunluğa bu sebeple kan yutturur!
Bakın dünyaya bugün zulmün seyircisi milyarlarca insan var. Ağırlıklı olarak nedense batı ve Ortadoğu ağırlıklı bir seyirci kalma yığılması bu bölgelerde çoğunlukta.
Bir Türk atasözü şöyle der;
? Az kan yutturur, çok birbirini güttürür.
Az mal diye bu atasözünü söylemek isteyen zihniyetlerde var. Az malın maliyeti ile çok malın maliyeti aynıdır demek isterler.
Ben buna katılmıyorum. Çok malın maliyetini bugün kimse neden ödeyemez hale geldi o zaman diye sormak gerekir. İşine geldiği gibi atasözlerini değiştirmek isteyenler genelde sömürü zihniyetidir.
Mal azınlığın eline geçerse kan yutturur, çoğunluk bana ne o sahip çıksın diye diye ötekinden bir çaba beklerse birbirini bu azınlığa güttürür. Bu atasözünün gerçek anlamı budur.
On beş milyon yahudi sekiz milyar insana kan yutturuyor.
Müslümanların durumunu soruyorsanız hepsi zulme olmuş süs liman!
Bundan daha ibretlik bir iki yüzlü tutum olabilir mi?
Sömürge edenin yanında, sömürülenin karşısında!
Batsın insanlığınız! Batsın müslümanlığınız.
Batıyor zaten, batmış zaten.
Kaldırmıyor kimse başını kan uykulardan.
Ey sekiz milyar sayısına boşu boşuna ulaşmış iki ayaklı vahşilik sen insan olsaydın bu ayıbın altında bu kadar ezilmezdin.
Soykırım yapan bir terör örgütü, bunun etrafında destek olmak için kenetlenmiş iki yüzlü batı.
Karşısına çıkması gereken sekiz milyar insanın sessizliği ve seyirci kalması.
Batının bu vahşiliğine oy vererek bu vahşi kan=ganimet ele geçirme siyasetini destekleyen insanlığını tamamen kaybetmiş batı.
İnsanlığı kurtaracak umut nereden yükseltiyor sesini? Doğrudan.
Güneş bir kez daha doğudan insanlığın üzerine bu vahşilik biraz daha fazla kan akıttıktan sonra sonsuza kadar kendine gelenler sayesinde doğacak.
Önder Karaçay
Korkusuzca kendisini eleştirebilen,
Ve o eleştirinin gereğini yapabilen,
Kendisine mutlaka çeki düzen verir,
Dışa dönük
Toplumsal mücadelelere öncülük yapabilir!
Böyle kişiler vardır
Ama "AZDIR!"
İşte o yüzden sıkça gelmiyor Mustafa Kemaller
Dünyaya!
"Dış bükey aynalara bakıp bakıp"
Aldanmamız ondandır!
Tebrikler Önder Kardeşim..
TÜM YORUMLAR (2)