Sokağın namusuyla yüzleştim, sevi anaforuna yolculuktan önce.Sorma anlatamam ki....
Zaman; babamın köstekli saatinde yalnızdı.Üç Fidan, Menderes ve Demokrasi kurunlanmamıştı henüz.... İnsan ve işkence aynı karede değildi.
79'da Bol paçalı kalabalığa uyamadım lisede.Önce ekmek derdi annemin Türkçe gülen yüzü.
Kasabamızın tek kırtasiyesinde sadece defter, kalem satılırdı. Kurtalan Ekspress'inin yorgun ve unutkan yolcuları da olmasa, kitapsız kalacaktı çocukluğum.
Sortie'nin İngilizce parçalarına Fransız kalmak hiç umurumda değil...ve hayallerime de dokundurtmam, bilesin bunu.!
Oldum olası sevmem, bardağın boş tarafına bakanları.Ter kokmalı ekmek ve can.
Keşke annemin Kürtçe masallarına dokunmasaydım, anladım ki, masallar kendi dillerinde özgür ve gizemlidirler.Nasreddin Hoca'mızı Almancaya çevirmek öyle zor ki...
ama..ama her dilde sevginin tadı aynı.her dilde seni seviyorum'un hazzı aynı.Annem hala torunlarını 'yatın yoksa jandarma gelecek' diyerek uyutuyor.merak ediyorum diğer ülkelerde nineler nasıl yatırıyor torunlarını, bilen varsa anlatsın.
Defterimde arabesk şarkılardan aforizmalar,
ceplerimde gazoz kapakları,
aklımda denizler ötesi yolculuklar,
kardeşlerim bilmese de evde yoktum hep,
ya bir kitap alıp götürürdü beni ya da bir şarkı....
Kanıksadım acıyı, yeter ki, beyaz ve huzurlu olsun ölüm....
Siyah beyaz filmlerde gördüğüm denizi seviyorum ben.Ağusta aşka üşümek nedir iyi bilirim.Laleli'de taşralı bir çocuğun ekmeğe aç dudakları kadar...
aşk, ah aşk..! !
Farilya'da ya da Myndos'ta ayışığında uyuyan tekneleri bilir misin?
Güz vedalarıyla deprem yaşayan, kış yağmurlarıyla yıkanıp yalnızlaşan, ama hep umutla yaz mevsimini bekleyen tekneler....
Başımı vurduğum taşların dili olsa da kaleme ağlasa...bak o zaman şiir neymiş gör.
7-8-9 Temmuz Gündoğan/Bodrum
İbrahim EroğluKayıt Tarihi : 2.9.2010 16:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ceplerimde gazoz kapakları,
aklımda denizler ötesi yolculuklar,
kardeşlerim bilmese de evde yoktum hep,
ya bir kitap alıp götürürdü beni ya da bir şarkı....
bir zamanlar çocuktuk...ya şimdi....
tebrikler ...iyi akşamlar efendim
Taşlar dile gelmeden bunları okuduk. Gerçekten, ya da dile gelselerdi?....Kutlarım çok hoştu...
Birol Hepgüler.
ceplerimde gazoz kapakları,
aklımda denizler ötesi yolculuklar,
kardeşlerim bilmese de evde yoktum hep,
ya bir kitap alıp götürürdü beni ya da bir şarkı....
Kanıksadım acıyı, yeter ki, beyaz ve huzurlu olsun ölüm....
Siyah beyaz filmlerde gördüğüm denizi seviyorum ben.Ağusta aşka üşümek nedir iyi bilirim.Laleli'de taşralı bir çocuğun ekmeğe aç dudakları kadar...
aşk, ah aşk..! !
Farilya'da ya da Myndos'ta ayışığında uyuyan tekneleri bilir misin?
Güz vedalarıyla deprem yaşayan, kış yağmurlarıyla yıkanıp yalnızlaşan, ama hep umutla yaz mevsimini bekleyen tekneler....
Başımı vurduğum taşların dili olsa da kaleme ağlasa...bak o zaman şiir neymiş gör.
Geçmişe bir ayna tutmuş şiirce şaiir bir kelam hakkında harika demek kalıyor biz okura kutlarım.
aşk, ah aşk..! !
coook cok güzeldi...kutlarim...
TÜM YORUMLAR (47)