İç Denetim Şiiri - Yorumlar

Eşyayı, hakikati ve varlığı tanımayı ve tecrübe etmeyi mümkün kılan bu varoluşsal boyutlardan biri bile yok olmaya yüz tuttuğu zaman, algı körleşmesi belirtileri oluşmaya ve algı kapıları yavaş yavaş kapanmaya başlar. Ayağımızı bastığımız varoluşsal zemin, muhit yani vasat, ayağımızın altından kayar yavaş yavaş. Sonra da bu vasatın varlığını sürdürmesini mümkün kılan bu vasatın hem ifadesi, hem de ifade edicisi vasıtalar yok olur, sırra kadem basar birer birer.Tebrikler Fesih Bey, şiirlerinizden haz almamak mümkün değil...

Muhteşem bir çapraz kafiye şiiri olmuş. On dörtlü hecenin akışında okunması, analiz edilmesi ve ilham alınması gereken bir şiir. Gözlerinden öperim üstat. Tempoyu işte şimdi yakaladın. Devam etmelisin. Eminim ki bu nadide şiirin gibi haha nice inciler dökülecek kaleminden.
Tebrik ediyor başarılarınızın devamını diliyorum.
İlk tam puanı Tekirdağ'dan gönderiyorum.
Sevgi ve saygılarımla.
Dr. İrfan Yılmaz. TEKİRDAĞ.

kutlarım çok anlamlı ahenkli olduğu kadar. hayırlı bir yıl diliyorum

Sabah sabah çalışma masamda biriken evrakı incelerken bir taraftan da antoloji sayfasına da bir göz atmak üzere bilgisayarımı açtım. Bir taraftan da bu eğitim öğretim döneminde 'İç Denetimi Daha Etkin Nasıl Yapabilirim' gibi sorulara kafamda cevap aramakla da meguldum ki, bürokratik terminolojiye henüz yeni girmiş olan bu deyim bir şiir başlığı olarak karşıma çıktı. Üstelik imza sahibi çok tanıdık ve çok yıkınımında birisi olunca şiiri hemen okudum. Bazı şairlerin şiirlerindeki özgün şifreleri çözebilmek için onun şiirini birkaç kez okumak gerekir, ben de öyle yaptım.Kaç kez okuduğumu hatırlamıyorum ama tekrar tekrar okudum.

Aynı zamanda insan anotomisi ana konusu olan bir sağlık eğtimi yönetici olan şair dostum Fesih Aktaş'ın mesleki terminolojinin anahtarlarını kullanarak manevi iç dünyamızın kapılarını bir bir araldığın gördüm. Kendisine özgü üslubu ve tarzıyla çok özgün bir eser çıkmış ortaya ve daha da önemlisi edebiyat-şiir terminolojisine 'İç Denetim' deyimini ilk kez kazandıran şair unvanı almayı da hak etmiş bana göre; canı gönülden tebrik ediyorum.

Verilen emeği hissettiren beğeniyle okuduğum bir eser .Anlamlı ve akıcı. Kutluyorum Fesih hocam. Selamlarımla.

Ankara Rüzgârı'nın Eylül 2010 yarışmasına katılan bu şiirin, Sayın Aktaş'a ait olduğunu tahmin edebilseydim kafadan bir 40 puanını kesecektim.

Gel gör ki usta şair (olacağı da biraz bildiği için) tarzının dışına çıkmış.

Arkasından nazireler yazabileceğimiz 11 heceli, düz kafiyeli şiirler yazan şair, bu sefer 14 lü, çapraz, tunç + cinas uyaklı bir şiirle karşımıza çıkmış. Hakkını da vermiş.

Kader, nefis ve ruh. (Kendi ifadeleri ile; Yazgı, Nefis, Akıl)

Kader, doğru anlaşılır ve yorumlanırsa, nefsin hileleri de bilinirse doğrudan ve haktan yana olan ruh, kaptan olur. Nefsin bütün hileleri boşa çıkar. Bir takım felsefeciler akıla fazla itimat edip öne çıkarsalar da bu yolda akıl, fazla etken değildir. Zira görüyoruz ki aklına güvenenlerin pek çoğu yolda kaldı veya yolunu şaşırdı.

Konuyu dağıtmayalım. Şiir güzeldi. Derinlik vardı. Vurgular tamdı. Tunçlar, cinaslar mükemmeldi. Sadece şekil yönünden son kıta biraz daha ilgilenmek istiyor.

Sayın Aktaş, nazire dörtlük bekleme. Alacağımız 40 puan baki. Hiç olmazsa ayda bir gel misafirimiz ol. Hatta bu sefer sekiz heceli ile gel.

“İç Denetim” ini okumakla gözümüz ve gönlümüz ferahladı.

Kutluyorum.

Yüreğinizin zenginliği Ustalıkla dökülmüş mısralara.. Öyle bir iç denetim olmuş ki, Yorumlar akim kalır.
Terbrikler ve +Ant.
Selam, sevgi ve saygılarıkmla..