Gürkan BAŞAK
Ölüme koşuyorum ölüme Durmadan usanmadan sanmaki yarın yaşacaksın ecelin kapıda seni bekliyor kim bilir . Ölüme koşarken yazıyorum Alel acele yazdıklarım yarım kalmasın diye.
Ahde babam
Halamin zulmune inat
Bir bayram günü yüregim kaniyor
Bin dert gibi çöktün yüreğime
Hayallermi kursam
Düşlermi görsem
Gitsem mi bu ayazda
Yalandan da olsa
Gülsem mi
Ah ben ne yapsam
Gözlerin beni bir hayale sürükler
geceden sabaha ermeden
tutuşunca yanar, kandiller gibi yüreğim
Bir hayale dalıp gider uzaklara gözlerim
lal olup, sende gitme yar
Ellerin yüreğime bir gün değermi
Ayrılık
Ayrılık
Öyle kolay değil , Yar
Bir nefesinde var olmak
Narında yanar iken
bahane
Müflissin ey sevgili
Ömrünü yel , aklını el almıs
Sermayen olan ömrün tükenmiş
Gül bahçesinde goncaların solmuş
Uzaklarda yıkık bir viranesin
tenin neden solgun böyle
sözde benden kaçıyorsun
nasıl bağlandığını anlarsın
Yüreğinle o köşede bekler iken
kaç defa çıkıp gittim yeminle
Bilemedim
Şu dağların tepelerin başını yurt tuttum
Semaverin dumanı, yar hasretine karıştı
Bir sonbahar hüznü sardı şu tepeleri
Yüreğim, sadece sen diye ,
Bilmeden
Anladım artık
Söylenen her şeyin yalan olduğunu
Ömür sermayesinin geldin sonuna
ne kadar yorğun bir bilsen Düşlerim
Bir bakarsın dünya
Senin olur
Bir an gelir dünya
yalan olur
Nefesi ile can ,
Yokluğu ise imtihan olur
Bir huzur
Bir huzur istedim yokluğunda
Bin söz işittim ecel gibi varlığında
Ruhum da , her anımda aşkınla yandım
Gelir de geçer sandım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!