İbrahim Şiiri - Yorumlar

Asaf Halet Çelebi
52

ŞİİR


161

TAKİPÇİ

ibrahim
içimdeki putları devir
elindeki baltayla
kırılan putların yerine
yenilerini koyan kim

güneş buzdan evimi yıktı

Tamamını Oku
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 09.06.2010 - 17:44

    ve ayrılmadan önce son bir not...

    antolojide bundan önce yazdığım yorumlarda asaf halete ait bir ifade vardır ki..onlarca kişiye yazmışımdır..bugün yazmazsam olmaz diye düşündüm

    ''Şiir, kelimelerin bir araya gelmesinden hâsıl olan büyük bir kelimeden başka bir şey değildir''

    Herkese en derin saygılarımla..

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 09.06.2010 - 17:37

    Şiirin sırrı bence ''zamansız bahçeler'' sözcüğünde...
    tasavvufun ve türkçenin en nadide kelimesi olan ''gönül'' şiirde, zamansız bahçelere teşmil ediliyor..İçinde zamanın olmadığı bahçeler.

    zamanın ötesindeki, zamanın üstündeki bahçeler.zaqman düzleminin dışındaki bahçeler sanki .ravza i cinan..cennet bahçeleri..

    geleneksel tasavvufi öğreti her mesleğin bir Pir i olduğunu söyler..

    Put kırıcılık imesleklerin mesleğidir ve aynı kökten gelen ''seyri süluk'' içinde bitmeyen bir iştir..bir ameliye bir eylemdir...

    İşte bu mesleğin baş ustası put kırma medeniyetinin başlatıcısı olan ibrahim...seninle dertleşiyorum diyor şair..tevhidi inancı , bir uygarlık olarak yeniden ikame eden en büyük yenileyici ..anla ve dinle beni diyor...

    ben senin yaptıklarını takliden ..işe baltayla başladım ...ben kırdıkça habire yenileri geliyordu..tıpkı senin bir zamanlar yaptığın gibi güneşe yöneldim...o da içimdeki soğukluğu muhabbet dışılığı yokederek bir kısım putları yıktı..

    ama ben içimi masivadan tamamen temizlemek isteyen birisi olduğumu düşündüğümde güneşte bu evde bir puttu..güneş bile girmemeliydi içime...Güzellikler güzel ahlaklar bile dış görünüşüne takılıp kaldığımız taktirde put olurlar..ben zamnsız bahçeleri kucakladım..içinde zamanın olmadığı bir yoklukta başka bir düzlemde bu dünyada ve zamanın olmadığı bir düzlemde bir bahçe kurdum kendime.. gönlümü cennet bildim...

    cennet elbet güzelliklerle dolu..senden rivayet eden mevlana divanı kebirde, Eğer gönlüme bir güzelin hayali gelirse, onu azarlarım diyor..anlaşıldı benim de onları azarlayabilmem gerekiyor..

    lakin üstadım...ruhaniyetine sığındığım nebi..iş öyle bir raddeye geldi ki..

    önce terk sonra da terki terk ile gidilen bu yolda galiba bana bunu(gönlü) bile terk etmem söyleniyor..bunu bile yık diyen var...sen bu yolun ustasısın ..söyle ne olur bunu da mı yıkmam gerek

    Gönül kabesindeki putları yıkmak yetmiyor..gönül dahi yıkılacak ve put kalmayacak

    bu durumda divanı kebirde mevlana şöyle yalvarıyor...

    gönlüm, gönlüm, ey gönlüm, gönlümü incitme..

    /////

    burada önemli bir zincirden söz etmek gerekirse

    Mevlana yolunun devamında en büyük pınarbaşısı olarak ekseriyetin kavli odur ki şeyh galibtir..Bu asırda da mevlevilik yolunun ve şeyh galib yolunun en nüfuz edici şahsiyeti kanaatimce ve bir çoklarınca belirtildiği üzere asaf halettir

    Toparlayabildik mi bilmiyorum...

    karar yüce halkımızın

    :)


    Cevap Yaz
  • Mehmet Özdemir
    Mehmet Özdemir 09.06.2010 - 17:24

    30 yıldır şiirle iç içeyim..
    Şiirsiz günüm geçmez… 21.yüzyılın şiiri nasıl olmalıdır..

    Geleneğe bağlı ama yeni olmalı… köprü ayakları sağlam olmalı…
    Son zamanlardaki kanaatim …. Şeyh Galib’i merkez yapmak yönünde…
    Şeyh Galip-Ahmet Haşim-Asaf Halet Çelebi ve İkinci Yeni harmanı….

    10 yıldır şiir sitelerinde gezinmekteyim… 1-2 yıldır gerçek ismimle yazıyorum..
    Genelde yorum yazmaktan çekiniyorum..
    Antolojide günün şiiriyle ilgilenmezdim… bu aralar dikkatimi çekti…
    geç kaldığım için hayıflandım..

    Burası resmen bir şiir okulu…
    Site yönetiminden ricam bu bölümü biraz daha geliştirsinler..
    Bunun için anket yapılabilir.. değişik görüşler alınabilir…

    BU OKULUN SAYGIDEĞER HOCALARI:

    Selçuk Bekâr
    Mehmet Binboğa
    Evliya Çelik
    Sinyali
    Sükûn Ve İnşirah
    Onur Bilge
    Xalide Efendiyeva
    Que Sera Sera
    Ali Oğuz İyidiker

    İşten çıkınca ilk işim yorumları okumak…
    hepinize teşekkür ediyorum..
    Saygılarımla..

    Cevap Yaz
  • Orhan Balkarlı
    Orhan Balkarlı 09.06.2010 - 17:01

    Ben de bu şiiri bugünün şiiri köşesine eklediğiniz için teşekkür ederim.Güzeldi.

    Bir de isteğim var Saygıdeğer Antoloji töneticileri Avni Abim den ''Dili Dimağı Kurumuş Sayıklamalar'' şiirini istiyorum.Bu köşede yayınlarsanız sevinirim.

    Cevap Yaz
  • Avni Çakar
    Avni Çakar 09.06.2010 - 16:11

    ey şiir
    sen nelere kadirsin
    herkes kendi şiirini okur içinde

    ey şair
    sen nasıl bir kalemsin
    her ne yazsan düğümlenir içimde

    ey okur
    ne diye debelenirsin
    her söz başka biçimde

    var mı gerçek benim sonsuz hiçimde

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 09.06.2010 - 15:50

    Hz. İbrahim'in putları kırıp baltayı en büyük putun boynuna asarak bıraktığını (Böyle yaparak ne demeye getirdiği, verdiği mesajın çarpıcılığı çok açıktır) zikretmezsek tam olarak anlaşılamayacağı gibi, şiir bile yanlış anlaşılabilir Osman Bey.

    Cevap Yaz
  • Ali Oğuz İyidiker
    Ali Oğuz İyidiker 09.06.2010 - 15:43

    gördüm Mehmet Hocam;
    derdimizi anlatabilmişizdir umarım :)
    saygılarımla...

    Cevap Yaz
  • Ali Oğuz İyidiker
    Ali Oğuz İyidiker 09.06.2010 - 15:33

    bazı arkadaşlardan sayfanın selahiyeti açısından bir ricam olacak...
    günün şiirini analiz etmeye çalışanlarla alay etmeyiniz lütfen...
    değerlendirmeleriniz varsa yazınız ve istifade edelim..

    değerlendirmeniz yoksa olmadığını söyleyiniz...

    şiiri beğendiyseniz beğendiğinizi, beğenmediyseniz beğenmediğinizi söyleyiniz...

    ya da şiir hakkında başka birşeyler düşünüyorsanız onu yazınız..

    ama bunların hiçbirini yapmadan sadece alay etmeyiniz yorum yapanlarla...
    zira kırılıyorum, üzülüyorum..
    ve bu şiiri anlamaya çalışıp bunu paylaştığım için pişman oluyorum...
    ben sofu değilim...
    bir siyasi görüşün temsilcisi olarak burada bulunmuyorum...
    gerici de değilim...
    belki tanışmış olsak çok da iyi arkadaş olabiliriz...
    ne olur yorumlarımdan sonra böyle yakıştırmalar yapmayınız...
    yazmaya şevkim kırılıyor...
    ha diyebilirsiniz ki sen yazmasan bu site ne kaybeder..
    ben kaybederim arkadaş içimi dökemediğim için..yetmez mi?

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 09.06.2010 - 15:16

    Ustanız için bir küçük sözüm var:

    İnşallah böyle gitmemiştir.

    Çünkü (bir şiir olarak) ÇOK SAĞLAM BU ŞİİRdeki hiyerarşi putları kıran Hz. İbrahim'den Allah'a yükselirken sondaki mısra ile (ki bu şiirin kalbidir) dönüşümlü olarak en başa dönüp bütün kim sorularının cevabını Allah yapar.

    Kimileri bu durumda sevinç duyabilir. Gecenin erken saatlerinde arkadaşlarla yaptığımız analizde bu şiirin 'Kader kavramına vahldet-i vücud aynasını tuttuğu' konusunda hemen hemen hemfikir olmuştuk. Ne yazık ki varsa Sırat'tan daha geniş, Sırat'tan daha dar olabilen bir başka kavram, işte o marifetullahtır. Burada ''Ateş İbrahim'i yakmadı'' diye sürekli tekrarlarken aynı ateşin bizleri bal gibi yaktığını da unutmayalım.

    İnşallah böyle gitmemiştir diyorum, marifetle gittiğini ummak istiyorum çünkü (mademki konumuz işte önümüzdeki şu şiirdir)

    ''İbrahim
    Gönlümü put sanıp kıran kim''

    mısraları için çok sağlam bir tevile ihtiyaç vardır.

    Birleme yapıldıktan sonra sorulan bu soru sanıldığından çok daha manidardır zîrâ.

    Şâirin ilgi duyup araştırdığı diğer dinlere gelince:
    Bu dinleri aklı başında birinin ilgi duyup araştırmaması anlaşılır gibi değil. Bana göre (kişisel kanaatim olup bağlayıcı değildir) zirvesinde Budizm ve Konfiçyüsyanizm olan bu doğu dinlerinin pek çoğu evvelce kavimlere geldiği bilinen peygamberlerin bozulmuş öğretilerinin kalıntılarıdır. Kendine kitap verilenlerin dinlerini bile insanların ne hale getirdiği dikkate alınırsa böyle düşünmek çok güç de değildir.

    Saygıyla.

    Cevap Yaz
  • Tayyibe Atay
    Tayyibe Atay 09.06.2010 - 14:46

    nedeni ve nedenin doğurduğu sonuçları kendinde saklayan şair...sorularla test ediyor bunu okurlar üzerinde...ben yanıtsız kalabilirim ama,yanıtını bulanlara selamlar olsun benden....

    karmaşık bir hayatın,karmaşık algıları olur elbet...onları dile getirebilmek herkesin harcı değildir ki;bunu başarandır Halet Çelebi..

    bir çocuk oyunu vardır hani 'dön dön dönelim' adındaki; o çocuk oyununun ruhunu taşır Halet Çelebi şiirleri...

    insan-gerçek-inanış arasına kurulmuş bir hamağa atar okurları o..sallan bakalım sallan!...:)))üstünde gök,altında toprak,içinde bir rüzgar......meltemi aşk,poyrazı ölüm...daha koymadım ayrılığın adını!..:))))

    'kim?!..' sorusuna verecek yanıtım da yoktur billahi!..sırayı güden olgular içinde yaşayarak geçer gider zaman...ardında koşmak yerine,sondan başa doğru yürümek en iyisi belki,bilmiyorum!..

    bıraktığımız yerde
    duruyor mu acep
    bıraktıklarımız!?

    put bile olsa onlar...

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 125 tane yorum bulunmakta