Bir sevdaya tutulduğunu düşün
Düşün ki yüreğin kıpır kıpır
içinin nehirleri taşkın
Hadi toparlanın! tüm kötüler
karnında irin, ağızlarında küfür olanlar
yüreklerinde nefret, akıllarında hinlik bulunanlar
adam öldürücüler, geceyi günaha evirenler
Toparlanın! tüm günahlarınızın kefareti benim
Dünyanın gül bahçesi olduğu palavra
Rivayet odur ki;
Eller bir daha kenetlenmemek ve tutuşmamak,
Yüzler bir daha aynı sıcaklığı ve sevgiyi bir daha aynı sevgili yüzde göremeyecek, kalpler birbirinin varlığı yüzünden ilahi aşkla dolup taşamayacak,
Ayrılık ateşinin o kalp yangınını daha da körükleyeceğini bilen Yüce yaratıcı,
Gönüllerden boşanırcasına yağmur yağdırdı,
O çok sevdiği melek vasıtasıyla.
Daha bir karanlık bu gece
Kurulu yalnızlığa saatim
Bu gece daha bir soğuk
Sıcak bir dokunuş ister ellerim ellerinde
Gölgem gölgeni arar durur
Birazdan yağmur yağacak
Ömrümün yaprak dökümü başlayacak
Yalnızlığıma yoldaş odamın camları buğulanacak
Ve ben yine sensiz üşüyeceğim..
Kalkıp seni yazıp yazıp sileceğim buğulanmış camımda
Çocuğun gördüğü bir düştü
Engin denizlerden uçsuz bucaksız çölere düştü
O güzel demler hülyaydı
Secip sevilmediği kızın adı -MUAMMAYDI-
Kiraz bahçelerinin kırmızılığında ararken sevdayı
Aralık penceremden sızıyor AyRıLıK
Tıslayan bir yılan sinsiliğiyle
Aşkın ve kalemin kudretine inat
Bir dize olup bitiriyor sözcükleri
Kapı gıcırtısı, saat tıkırtısı AyRLlıK melodisi
Sesler ve yüzler geçiyor ardımsıra/
Belli belirsiz, dağınık/
Birbirini hınca hınç döven yüzler sıralanıyor/
yığınları boğan sessizlikler duyuluyor/
Kulakları bu kadar sağır ediyorken
Neden bu sessizlik! /
Gittin...
Düşüverdi kollarım iki yana halsiz!
Sesiz bir ah düştü dilime
Derin bir sızı yüreğime
Geceydi..
sana cenneten bir yudum su versem
doldursam kadehimi şarabın en güzeliyle
gelip önünde dursam, kana kana içsen
sarılsam sana, hiç bırakmayacakmış gibi
sonra gidip çaput bağlasak en olmaz isteklere
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!