Üç öğün sofraya kuru soğanı
Soy soyabildiğin kadar emekli
Senelerden beri kuru ekmekle
Doy doya bildiğin kadar emekli
Yıllardır sen kime oy verdin dayı
Bir anda çekip gittim seviştiğimiz gece
Söylediğin kelime unutulmaz tek hece
Barışmak savaş gibi sarılalım öylece
Ne yaman çelişkidir anlında güneş tuttum
Bütün açılarımı kollarında unuttum
Dağdan dağa gezen hain alçağa
Gayrı paşam çeki düzen verelim
Boynuzların dikildiği sokağa
Gayrı paşam çeki düzen verelim
Sülükler üredi bulandı dere
Bazen seher vakti bülbül sesinde
Seni aramakla geçiyor ömrüm
Bir tutam çiçekte gül destesinde
Seni aramakla geçiyor ömrüm
Bazen bir gülüş de anlamlı yüzde
Ben her sabah rıhtım dayım sen yoksun
Hafta da olmaz sa ayda gel Canan
Senelerdir öksüz bir aşk uğruna
Ayları yıllara sayda gel Canan
Dolunay zifiri karanlık olur
Çırpınıp içinde döndüğüm deniz
İteler engine çekeler beni
Deli gönlüm deli sevmiş dalgalar
Vurur taştan taşa yaralar beni
Çığlığım havada kaldığı anda
Dalda yapraklara bağda bülbüle
Dil oldum döküldüm yollara Canan
Yazdığın mektubun üstünde güle
Pul oldum döküldüm yollara Canan
Ben bu aşka yaren idim yar idim
Beni yaprak seni dallar sevişken
Gül gülle ağlıyor Nazife bize
Arılar çiçeğe tat'a gelmişken
Bal balla ağlıyor Nazife bize
Doktorlara gittim yokmuş ilacı
Zemheri kar tufan dağları tuttu
Eridi bahara ağlar Melike m
Bir zalim atmaca bülbülü yuttu
Öksüz kaldı şimdi bağlar Melike m
Gözden ıraktadır kalpten ıraksa
İçimde bir şüphe yarın geç olur
Geleceksen şimdi hemen gel Canan
Yarı yolda yar beklemek güç olur
Geleceksen şimdi hemen gel Canan
Kar yağar kurk olur yollar kapanır
İbrahim bey.
Lütfen bana ulaşınız.
Hakikaten çok güzel bir şiir kutlarım yüreğinize kaleminize sağlık saygı ve selamlar efendim esen kalın