Kalmışım denizin deryasında
Elimde denizin bakışlarını hissediyorum
Sendeyim senin gözlerindeyim
Muhakkak deniz bile alıcak seni
Götürücek deniz seni benim kıyıma
Geleceğim diyorum sana
Takvim yaprakları bittiği zaman
Kuşlar doğurduğu zaman
Ellerimdeki çiçekler solduğu anda
Geleceğim kapına kefenime sarılmış biçimde
Dalgınlığımda bir kent bir de arkada bıraktığım.
Saçlarını her zaman okşadığım yüzler.
Sadece oydu okşadığım.
Saçlarını irmik irmik işlediğim gözler.
Ağır ağır yavaş yavaş okşadığım.
Sensiz kapatıyorum hayata kalbimi
Gözlerimde dahil buna tabiki
Durduruyorum hayata kalbimi
Tekrar açmamak üzere
Susarak içimden hıçkıra hıçkıra bağırıyorum
Yağmur durursa serinlemez bu şehir.
Yanar yanar tutuşur yüreğinizde ki yangın gibi.
Ses verir insanlığa meydanın tam orta yerinde.
Dünyanın tam ortasında.
Yoksulluğun kayboluşunda.
Evimin masasında...
Tıkanıyor cümlelerim boğazımda
Konuşamıyorum nefesim kesiliyo bı anda
Sensizlikle dolu bir şehirdeyim
Tek başıma usulca seni bekliyorum gelmeni
Gece yarısı oldu Gine gelmedin
Bir kalemde mürekkep varsa o bana gelmiş ve bitmiş olmalı.
Ben yazarken doldururum boşalttığın kalemin mürekkebini.
Ses seda kalmadı artık içimde.
İçime ata ata.
Yokluğun gelene kadar ben bir bitik öykünün hayal peresti.
Bir de kahramanıydım kurtarıp de üzülen kahraman.
Saçların gözlerimi kamaştırırdı birden bire
Kuşların Leyla'nın kapısına konarmışçasına
Uçuşuyordu gözleri birden bire gökyüzünün
Gökyüzü birden bire duruverdi kalbimin çehresinde
Sancısını dile döker dili uyuşurdu kalp boşluğunun
Ben yine gece yarısı tekim
Sensiz gecelerim gibi
Biraz yorgunum birazda kırgın
Sanki gecenin güneşe kırıldığı gibi
Sessizce izledim hayatımı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!