Kulağıma değil yüreğime üflendi bazı şeyler
Hüzün ve sevinç başka göründü gözüme
Bu yüzden anlaşılmıyor belki söylediklerim
Efsununu bulmak için kelimeler ülkesinin
Kayboldum isimsiz şiirlerinde erenlerin
Bir kalıba sığmadı şu yüreğim
Aşk divanında vezinsiz kaldım
Bir nazara asılınca fermanım
Kırıldı yüreğimdeki prangalarım
Yay gibi gerip kirpiklerin nişan alınca
Dillerim lal oldu, konuşmadan duy beni
Çehrem kapkaranlık derin bakta gör beni
Özüre dönmez kelimelerim sen halimle bil beni
Çok kanadı yüreğim şefkatinle sar beni
Çok uzakta değilim kainatta bul beni
Surlarımı örmekmiş yaşadıklarım
Muhkem bir kale imar etmişim bilmeden
Köprüler yıkmış köprüler kurmuşum
Zaman ki büyük mimar eserleri eskimeyen
Acılar imar etmiş sevinçler ayrılıklar
Güzel şeyleri bende severdim
Umutları toprağa vermeden önce
Kardeşe kardeş dosta dost bilinirdim
Üç kuruşa satılmadan önce
Her adımımda çelmelendim
İlahi yardıma mazhar olmadan önce
Yüreğimi bir çam tohumunda dağlara atmışlar
Rüzgarlar okşamış fidelendiğinde çocukluğumu
Yağmur tazelemiş damla damla benliğimi
Dik yamaçlardan ovalara savrulmuşum fırtınalarda
Denize vurulmuşum dalgasının tılsımlı mavisiyle
Huzur bulmuşum ormanın sesinde dağların heybetinde
Biz kimsenin yürümek istemediği yollarda yürümeyi seçmişiz
Aksi istikametlerin bedelini tastamam ödemişiz
Hak bildiğimiz yolda yalnızlığımızı dost bilmişiz
Sözlerimiz anlaşılmaz olmuş suskunluğu bellemişiz
Biz insan kalmaya çalışan bir azınlığız
Dünyalar var bizim bilip inandığımız
Her şey burda değil bir mizan var buluşacağımız
Hesabı sorulacak ettiklerimizin,çok utanacağımız
Biz insan olmaya çalışan bir azınlığız
Kendi derdini unutup başkasına ağlayanlarız
Olanı olduğu gibi anlattım saydım
Sır verildi,mezara dek sakladım
Yoldaşı yarı yolda hiç bırakmadım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!