Hayallerimle girdiğim
Tüm iddiaları kaybettim.
Yenilmiş gururumu
Teselliye muhtaç kılarken
Çeşmelerin suyuyla kaynaştım
Dokunsalar
Savaşın ortasındayım
Bir ben bir de susuz kırbam
Gözlerim inzivaya çekilmiş
Bedenim ise çoktan ruhunu terketmiş
Bu pazardan bir kefen çalarken
Sessiz bir vagonun yolcusuydum.
Varlığı unutturan bir yılgınlığı içimde taşırken.
Saygılarımı zorlayan bir asalet kamçılardı ruhumu.
Unutmak nedir bilirmisin?
Unutmak
Eski bir dosta yalnızca selam vermektir
Unutmak o dosta soğukça gülümsemektir
Vaktiyle çizdiğin o böcekli resimleri gönlünden silip atabilmektir
Unutmak budur.
Bakma öyle vakur durduğuna
Onun adı Türkiye'dir
Mazlumlara kol kanat olur
Zalimlere bitmeyen çiledir.
Talas'la başlar macerası
İnsan yaşadığı yere ait değildir, bildim.
Yolları arşınlayan bir tekerlekle dertleşirken
Diyeceklerini bir türlü diyemeyen boş gözler selamladı beni
Gözlerim istikbale kucak açan çocuk kadar heyecanlıydı
Bir gün bu şehre geldim
Yaş Yirmi Altı...
Yolun ne kadarı eder?
Bilemem.
Zaten yarısını yaşamadım,
Yarı ölüydüm desem.
Kaç yol ayrımında vuruldum!
Yine karanlığım bu gece
Aydınlığımı uçurumdan saldılar
Batık sularda yüzüyor yine kaderim
Beşere olan dargınlığım perçinleşmiş
İnatçı benliğim kaskatı kesilmiş
Klasik müzik kadar okşayıcı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!