gözlerin ağıt yüklü / bulutlar gibi dolu
gizine erilmeyen /doğaüstü olaysın
duvarları yankısız / soluksuz bir hıçkırık
düşlerin evreninde / masalsı bir saraysın
böyledir bulutsu günleri
bu dünyanın
kirlenmiştir tüm evren
çamur sıçrar yüreğine
yanakların kızarır da
düğümlüdür sözcükler
izinde bir gölgenin/karanlığında suyun
közünde bir ateşin/dağladım sensizliği
dizinde bir annenin/masalında uykunun
gizinde bir mermerin/sakladım sensizliği
bir sabah uyandım ki
yaşım elliyi aşmış
koştum yazlar ardına
ılık yağmurlar dinmiş
çiçekler bal verirken
alnımdan yıllar geçer
-gelin olma dağlara-
rüyamdan kuşlar uçar
-hep şölenli gözlerin-
uzaklarda
yamaçların birinde
yapayalnız yaşayan
ıslak bir karayemiş altından
bakmaktır aşağılara
karadeniz
uçurumlarda uyuyan çocuk
kolların kanat olsun
korkularıma
her gece
çoban ateşlerine yatıryorum gözlerimi
önce asım bezirci'nin gözleri gülüyor bana
çatırdayan közler arasından
biz tarihiz diyor avurtları
kubilay'ın kan fışkıran bedeninden mayamız
elleri beyaz çocuk
kirli mendilin uyusun cebinde
kaç neron ateşe doladı yüreğini çağlarca
bilir misin
bunca cehennemleri söndürdü yüreğin
bana bir dondurma verir misin
cehennemler kadar uğultuluydu
ellerinin alazı
boynuma dolanan renkler
senin gözlerinden akardı
ölgün bir akşamın sesiydi
alnında yılların ürpertisi
Merhabalar
Şiirlerin devamını göremeyecek miyiz?