Dinle Gardaş memleketin halini,
Güzellikler tek tek kaybolur gider.
Yeni nesil tanımıyor ceddini,
Tarihini bilmez unutur gider.
Bir sorumsuzluktur almış gidiyor,
Sevda...
Senin için geceler boyu uykusuzluğum.
Sevda...
Senin için pınarlar içinde susuzluğum.
Biz ne günler gördük Hamza Abi,
Güneşler gecesiz hiç doğmaz idi.
Seher vaktinin ışıklarının güldüğü,
Aydede suratlı insanlar vardı..
Biz ne insanlar görük Hamza Abi,
Havalar buz gibi vücudum titrer,
Sobadan buz çıkar gurbet elinde
Memleket hasreti ciğerimi yakar,
İçerim köz dolar gurbet elinde.
Billur gibi sular içilmez olur,
Bir akşamüzeri sen buralarda
Gezmenin zevkini hiç bilir misin?
Yanında dostlarla,arkadaşlarla
Sohbetin keyfini hiç bilir misin?
Uzunçarşı ‘yı baştan sonuna
BAYRAĞIM
Senin üzülmendir benim sıkıntım
Rüzgar mı yok ki dalgalanmazsın?
Bir kıpırtı bekler senden yüreğim
Dinleyin Gardaşlar, bu söz sizedir,
Hesap soracaktır, yetişen nesil,
Söyleyin bu savaş, katliam nedir?
Kalmadı bir ağaç, kalmadı yeşil.
Bir zamanlar orman idi dağ ve taş,
Yürekte bir sevda, bilekler gergin,
Uzaktan uzağa köprü kurulur.
Gönül köprüsünden hasretler geçer
Zina, zulüm gizli kalmaz açılır…
Yeşildi medeniyetimin adı
Göklerde cıvıldaşan kuşlardı
Göğü kaplayan ağaçlardı
İnsan gibi insanlarımız vardı
Yeşildi medeniyetimin adı
Dostum nasıl anlatayım burayı
Sözle anlatılmaz güzel Kadirlim
Özenip yaratmış Rabbim doğayı
Her yeri her şeyi güzel Kadirlim
Özlemle akıyor gözlerimde yaş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!