Kendimi anlatmak.
Hımmm
Ben hep virgül beklerken her defasında noktaya boğulmuş bir cümleyim.
Aykırıyı aşkları olmuş.
Hayatı bilindik, küçüktüm para kazanma derdine erken düştüm tipi sözlerden ibaret biriyim belki de...
Bazen kendime uzak düşme nöbetleri, bazense yehhu diye zıplayan bir küçük çocuk.
Küçük bir arsaya uzun bol daireli apartman diken müteahhitler gibi bazense.
Çoğu kezde kedinin elindeki yumak gibi karmaşık, anne sevgisi kadar sıcak.
Bazılarına haz veren nedense bazılarınında bir tarafını yakan.< ...
Yine bir kadının gözyaşları
Yine dap dar içine sığılmayan bir oda
Ve konuştukça sele tutulan
Alıp canımı cananımı yakıp kavuran
Karşısında oturup izliyorum
Bella – veda –
Ne sözler yetişti duydun
Ne gözlerine değebildi gözler
Görmedin sana kindar gözleri
Hiçbir bakirenin imdadını da duymadın
Bella – gülistanlardan gözyaşı –
Keskin ve tiz birer çığlık bırakıyor
O öpülmeyi unutan ağızlar
Biçimsiz kalan suratlarda
Gözyaşları akıyor
Bella – yağmur taneleri –
Bella, yağmur
Bella, güneş
Bella, rüzgâr
Bella, sen
Aynı akşamların insanlarından süzülen aynı ağlamalara merhaba!
Başka yerde gülen
Başka yerde yaşayan
Aynı yerde ağlayan
Aynı yerde akşamlayan insanlar merhaba size.
Can Çekişen Hasta(SI) nız
Muzaffer edalar takınmak için mi bitiriyorsunuz aşkınızı? Aşkı bitirmeye muvaffak olmuş insanlara kıskançlığınız mı var? Herkes gibi yaşamak çekicimi geliyor? Farklı olmak cesaretinizin duvarlarını aşamıyor mu? Gözleriniz vitrinlerden aşk toplayabiliyor mu ki… Bir kitabın arka sayfasına geçer gibi bitiriyorsunuz aşklarınızı. Her sayfa bir aşk mı? Her doğan güneş düne kelepçeli olmak zorunda mı? Bağlılıklarınız neden ayrılıklara olduğu kadar kalmalara da dirayet göstermiyor? Yüreğinizin takatini zorlamaktan neden sıkılmıyorsunuz? Neden cevabını bildiğiniz sorulardan başlıyorsunuz aşka? Neden uyuyorsunuz her gece kavuştuktan sonra? Niçin hasret çekerken uykusuzluk çekiyorsunuz da? Hasretini çektiğiniz yanınızda uyurken oturup seyre dalmıyor, uykusuz kalmıyorsunuz? Azınlık olarak yaşattığınız duygularınıza kontrolü kaptırmaktan çok mu korkuyorsunuz? Kullanmıyorsanız neden çıkarıp atmıyorsunuz kalbinizi? Yaptıklarınız ne kadar yığıldı üst üste… Neden toplamıyorsunuz? Her hatasında koparıp atmak kolay mı geliyor sevdiğinizi? Niçin düşünce kanayan dizinizi koparıp atmıyorsunuz? Yara bantlarını niçin sadece yaralarınız için kullanıyorsunuz? Düşüncelerinizin anahtar deliklerine sokmayı neden denemiyorsunuz? Merhametiniz yılgılarınızı neden diriltiyor? Neden bu kadar korkaklaştınız? Elit düşlerinizin anahtarlarını niçin sadece kendinize saklıyorsunuz? Niçin sevdiğinizin boynuna tasma takmayı bırakmıyorsunuz? Hataların, doğruların kademleri altında kaldığını neden anlamıyorsunuz? Neden hataları konuşarak mertebelerinizi yükselttikçe yükseltmeye çalışıyorsunuz? Sevdiğiniz insanları tamir etmeyi neden denemiyorsunuz? Bırakıp yenisini aldığınız aşklarınızın başkalarının eski aşkları olduğunu neden kendinize itiraf edemiyorsunuz? Alçakgönüllü olan yanlarınız neden çok sınırlı? Neden alçakgönüllü yanınızın hududundan iyilikleri almıyorsunuz? Niçin içeri girecek kadar beğenmiyorsunuz onları? Niçin yaşıyorsunuz? Yaşamanın gayesini eskiyeni atmak mı sanıyorsunuz? Yaşınız kadar eski olduğunuzun farkına varıp niçin kendinizi de çıkarıp atmıyorsunuz? Gözlere bıraktığınız yaşların size de ağladığının farkına ne zaman varacaksınız?
Kendinize bir şeyler sorma lüksünüz neden yok? Neden delileri anlamıyorsunuz? Niçin delirmiyorsunuz? Bozulan arabalarınız, dökülen saçlarınız, kanayan yaralarınız için harcadığınız çabayı niçin kanattığınız yaralar çarpıp paramparça ettiğiniz arabalar ve yoldurduğunuz saçlar için harcamıyorsunuz? Aynaların dünyasında neden ayna karşısında sadece bedeninizi görüyorsunuz? O kadar baktığınız aynada bazı şeyleri neden kamufle etmenin telaşında zamanın canını çıkarıyorsunuz? O aynalara bakarken kendinizden neden utanmıyorsunuz?
Vazgeçtim
Vazgeçtim
Sevmelerimi alıp gidiyorum
Üzülme ey kalbim
İlk değil bu yalnızlık yolu
Bir kadının gözyaşlarında boğulan ölümsüzdüm
Erkekler ağlamaz denilen bir dünyadayım
Ve ben
Bir kadının gözyaşlarında ölüyorum
Gördüğümde ağlayan bir kadını, çıkmazdayım
biz seninle
...
biz bu aşkta aceleci bir okul çocuğunun kareli matematik defterinin sayfalarına çizdiği resim ödevi kadar zıttık.
güzel olabilirdik...
ama...
Bella – kıskançlık mayalı aşk -
Üst üste yığılıyor susuşlar
Gülme Bella
Kadınları utandırıyorsun
Birer birer çoğalıyor ayrılıklar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!