I. Kamlama Dağınık Esrimeler

Can Habip Türker
14

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

I. Kamlama Dağınık Esrimeler

dilime dokundu Çalâp’ın yalâbı
usumda Bay Erlik’in kırbacı
çizgindim evreninde odun
vurdum davula
gerildi kuşların kanadı
uzak ormanlardan duyuldu sesim
toplandı iyeler boyum budunum
tutuştu tenimdeki ter
fışkırdı göğsümden tekmil cinler
toyuğudur bencileyin bir kamın bu
kuzgunun yavlak yarasına ter

türlü donda çaputlar bağlandım
düğümler attım karanlığına uzak dağların
ürperdi taştan lekeler
buzlandı gözgümün odunda tinler!
çağırır beni şol kayalarda bedizler
barayın tiser
baru yime umaz men
ah kurgandadır benim amrakım
kireyin tiser
kirü yime umaz men
bu yüzden baç amrakım
gök yeleli kurdun ardından
her gün ağlarım

el deme bana sekiz kıyılı yurdumun ruhu
çekik değil diye gözlerimin kabuğu
uluyuşundadır Gök Börü’nün birliğim dirliğim
Yenisey’dir Kızılırmak bağrında eriktiğim
şimdi duyun beni gümüş kanatlılar
ak yüzünüz için sergeye bağladım ak aygırı
kopuzumla uluyup yılkıya saldım canımı
ben geldim işte ata yurdumun ruhu
söylemek için Güneş ablamın öğrettiği toyuğu
iyi huylu iyeler iletin alkışımı Gök Tanrıma
sisli uçurumları aşarak geldim kara benekli atımla
albızlar giremesin diye çitinizden içeri
çağalarınızı boğan al körneğini
çatal ayaklarımla kovaladım dipsiz kuyulara
oda çırptım çoronu sundum dokuz ruha

doruktaki uranım irkilt ayı
al götür beni tekinsiz cılgalardan
kaçır karlı dağlara
ölürsem eğer o tenri gözlerinden
beni bir daha doğursun Asena
derilsin ak otağında boyum budunum
et, şarap, kımız olsun toyum
av yerinde yürüsün kulan
gün tuğ olsun gök kurıkan
salınsın kızlar müren boyunca
sevişeyim kaslı bir dişinin kalçalarıyla
bengisu bolsundiri memeleri
dinsin apışında ölümün öfkesi

hayhat! şaman geldi yele verdi bunluğu
hayhat! bilmiyorsun özündeki karanuluğu
saldım yalazı göğün tözüne
bindim ak aygırımın özütüne
kılabuz bolun dört gümüşlüler bana
tutsaktır budunum kalın tamuda
göynürüm yeryüzünde kazaksız biri bar
onda Erlik’in kara büyüsü bar
gün bolsan batın bilirsin
yada bolsan yağmurun bilirsin
demedim mi sarı ağusun akıtır Kara Kula
içeni atar körmösler katı kazırgana
bil kim parıldar yüz budaklı Bay Terek
ayıtır ölümsüz şaman tek kurt kalana dek

kaz kanadın seğirtti günbatısına Kuday
çıkageldi ölüm yarı kopuz yarı tay
kaylat bana ırlat bana
ölüm acısın kam nasıl otar
"kadgurar men kaşı körtlem için
tüpinte ol ok ma ölmeki bar"
öd bedizidir Erlik yalabın
anda da ancak yoklugın tadı bar
ah "baç amrakım
kök böri teg sini birle yorıyın
kökerip turur körkle tagta"
uzun uzun uluyın
ölükseyür men kadgurdukça yaruk yüzlüm için
kavuşu yime umazsa men
bagırsakım kurganına balbalım dikin
kızlar yuğlayıp balalar yüzün yolsun
ısız acunda aman yagı közi de tolsun

Can Habip Türker
Kayıt Tarihi : 1.12.2021 22:59:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Can Habip Türker