vakitlerden akşam üstü
birini bekliyor gözlerim
dört yanım dört aşılmaz duvar
içimde bir barut çizgisi
ve meridyende saat yirmi
bekliyorum gelmiyor
kırıyorum yönümü yalnızlığa
gece başlıyor dudağımda
eşkiya artığı gülüşüyle
tüm gece biliyor kederimi
bir dili olsa da anlatsa
dudakta biriken söz çürüğünü
kül kor ateşi gizliyor
mermeri andırıyor yüzüm
bir sigara yakıp diğerini söndürüyorum
giderek çoğalıyor kül
zehir sızdırıyor içime pişmanlıklar
uzamasını biliyor gece
liman sanıyor yüreğimi
ışıklar eritmiyor karanlıklarımı
grilik siyahlaşmamak gibi bir inat ki
kıvrılıp yanıma ben olmaya soyununca
usulca tarıyorum gecenin saçlarını
karanlıklar salkım saçak
gülmeler talan olmuş
uykudan korkuya geçme sularında
mirascısı olduğum
acılarımın başında nöbet tutuyorum
hüznü demliyor gece
bağışıklık kazanıyor sızılarım
ellerimde acıların tarihi
ellerim ki bağlı gözlerimde
ahtapot kollarıyla karanlık
g e c e y i s a r m ı ş k e n
ben de senden gidiyorum
iki mavi arasındaki karanlıkta
y o k o l u y o r u m...........
..
NAİL YAVUZ.... İ Z M İ R...
Y.düzenleme.
Kayıt Tarihi : 18.7.2006 14:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
dudakta biriken söz çürüğüne karşın grilik siyahlaşmamak gibi bir inat işte bir çift mavi renkli gözün limanına sığınmış iki mavi olan deniz ve gökyüzünün arasında bir denizci yalnızlığı ve bekleyişi..
TÜM YORUMLAR (2)