(25. Büyük Peygamber)
Hz. YUNUS (AS)
Soyu; Bünyamin’den Yakub’a, İbrahim.
Olmuş silsile hep iman ile âlim.
Kur’an O’nu Zünnûn diyerek zikreder,
Hakk sözü tebliğ ile olmuştu kaim.
Musul topraklarında Asur Devleti,
Bu devletin Ninova adlı başkenti,
Rızkın bolluğu ve aşırı zenginlik,
İşler, helaka götürecek filleri.
Zenginlikleri azgınlığa yol açmış,
Hep kendi yaptıkları putlara tapmış.
Allah akidesinden uzak bir halde,
Helal-haram dememiş malına katmış.
Allah onlara Hz. Yunus’u göndermiş,
Onlar günahlarından dönsünler demiş,
Genlerinde mi var nedir bilinmez!
Hz. Yunus’un davetini istememiş.
Hz. Yunus demiş; “Azab gelecek dönün,
Geçmiş azgın kavimleri hep düşünün,'
Onlar, gelmez deyip gülmüş Peygamber’e,
Bakın onların sonuna, bir düşünün.
Kavim küfürde çok da ısrarcıydı.
Yunus, risalet görevini yapmıştı.
Ondan kavmine kızıp gitti şehirden,
Kavminden, Hakk’ın izni olmadan çıkmıştı.
Rabbin cezalandıracağından korktu,
Sefere hazırlık yapan gemi buldu.
İzin talep etti, bindi o gemiye,
Yolcuyu alan gemi yola koyuldu.
Allah, gönderdi şiddetli bir kasırga,
O gemi olmak üzere alabora.
Dediler; “Bir günahkâr var içimizde,
Çekilinde, Hz. Yunus’a çıktı kur’a.
İki – üç kur’a yine Yunus’a çıkar.
Kur’an; Saffat Sûresi bunu açıklar,
Böylece Hz. Yunus atılır denize,
Toplanır O’nun etrafında balıklar.
Hikmet ile büyük balık yuttu O’nu,
Rabbim vahyetti incitme o Yunus’u,
Yunus, balık içinde vardı secdeye,
Hakk, O’nun tevbesini kabul buyurdu.
Kavmi, Yunus’u üzdüğünü anlamış,
Hep birlikte tevbe kapısına varmış,
Kur’an; Yunus Sûresi açıklar bunu,
Rahmet kapısı da böylece açılmış.
Balık, Hz Yunus’u bıraktı karaya.
Allah-u ahed, Yaktin dikmişti oraya,
Yaktin; geniş ve gölgeli bir ağaçtı,
Gölge etmiş Yunus Aleyhisselam’a.
Yunus’un gönlü rahatlayıp huzurda,
Kalkıp kavmine dönüverdi o anda,
Yüz bin civarında kavminin nüfusu,
Kavme, hidayet verdi Cenab-ı Hakk’da.
Zünnûn, balık sahibi anlamındadır,
Allah emriyle de balıkta kalmıştır.
Teslim olmalı, isyan olmaz Allah’a,
Balık karnında olması imtihandır.
En büyük düstur Cenab-ı Hakk’a iman,
Hz. Muhammed, “Kim ben, Yunus b. Matta’dan,
Hayırlıyım derse yalan söylemiştir,
Zerrece taviz vermemiş imanından.”
Yunus Aleyhisselam bilinir haktır,
Kur’an; Enbiya, saffat O’nu anlatır.
Tevrat’ta; Yunus kitabı bir – iki de,
İncil; Matta o iki, Bab kırktadır.
Allah-u Ahed: Tek olan Allah
Şair: Abdullah Yaşar Erdoğan
Abdullah Yaşar ErdoğanKayıt Tarihi : 16.12.2005 19:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dicle Nehri kıyılarında
Gümüş rengi sularını
Köpürte köpürte akan Dicle
Mermerden taş binalar
Devir Asurlular devri
Devir Kral Şimşarişken devri
Savaşlar ganimetler esirler
Lüks hayatlar ihtişam
Dönem savurganlık dönemi
Kralım çok yaşa bin yaşa
Kral Şimşarişken geçiyor
Bütün haşmetiyle
Çoluk çocuk genç yaşlı
Tören de alkışta tezahüratta
Temiz nurlu farklı ayrı bir insan
Seyrediyor olup bitenleri
Yüreği yanarak kan ağlayarak
Yıllar yılı anlatıyor gerçekleri
Hakkı ve hakikatı nafile
Puta tapıcılık bütün hızıyla
Yakın diyor yakın
Helak olmanız felaketiniz yakın
Citleriniz değişecek
Renkleriniz değişecek
Büyük azap büyük azap
Üçü beşi geçmiyor inananların sayısı
Haydi Yunus haydi tamam
Ne olacaksa olsun artık
Yunus peygamber kararlı
Gidecek buralardan sapkın şehirden
Denizler aşmalı Terşine ulaşmalı
Nicedir düşünceler kemiriyor
Denize doğru sürüklenir
İşte harekete hazır bir gemi
Kaptanla görüşülür
Hareket edilir
Güvertede sakin bir yerde
Huzurlu değil
Sakin hiç değil
İzinsiz gidiyorum
Halkımı terkediyorum
Ne yapabilirdim ki inanmadılar
Doğruları bulduramadım
İlerler gemi mavi sularda
Tıpkı martılar gibi süzülerek
Tam yol ileri
İstikamet Terşin
Aradan çok geçmez
Kapkara bulutlar kaplar
Gökyüzünü
Bir yağmur ki bardaktan
Boşanırcasına
Bir fırtına alabildiğince
Dört bir yandan dev dalgalar
Döver gemiyi şiddetle
Her taraf zifiri karanlık
Kudurur deniz çıldırır deniz
Paralanır yelkenler
Gemiciler telaş içinde
Her kafadan bir ses
Ağırlıkları atalım
Bütün ağırlıklar atılır
Fırtına daha da artar
Ne yapılırsa yapılsın
Boşu boşuna
Can pazarı can derdi
Anın cana vurduğu an
Umutların tükendiği an
Bir çare bir çare olmalı
Kurtuluş için ne yapmalı
Evet evet bir uğursuz
Aramızda gazaba uğramış biri
Onu bulmalı denize teslim etmeli
Herkes suskun herkes korkulu
O halde kura çekelim
Kura çekilir
Yunus
Bir daha Yunus
Bir daha Yunus
Derin bir nefes
Bir yudum ferahlama
Ey insanlar ben suçluyum
Gazabı ben çektim
Cezayı da ben çekmeliyim
Haydi beni denize atın
Dalgalar döver yeniden
Bu adamın yüzünden
Ayaklanır tayfalar
Daha ne bekliyoruz
Kaldırırlar Yunus'u denize teslim
Dev dalgalar alır onu yutar
Ya Rabbi sen beni seçtin
İyiler iyisi yaptın
Ben bilemedim kıymet bilemedim
Kaçtım izinsiz kaçtım
Pişmanlık perişanlık bitkinlik
Denizde de değilim artık
Neredeyim ben nerede
Zifiri bir karanlık
Neredeyim ben nerede Allah'ım
Cezayı hakettim
Üç gün üç gece süren
Gözyaşları pişmanlık
La İlahe İlla Ente Sübhaneke
İnni Küntü Minez-Zalimin
Kaygan bir zemin
Sonra o da ne
Sert bir darbe
Kıyılarda artık
Gözlerini ışığa alıştırır
Kocaman bir balık
Evet evet bir balık
Beni buraya getiren
Beni içinde taşıyan
Bir balık bir balık
Sonra bir kabak
Onu koruyan başının ucunda
Neden sonra canlanır
Kendine gelir
Halkına dönmelisin onları
Doğruya çağırmalısın
Görevin henüz bitmedi
Güneşin battığı yöne doğru
Günler geceler boyu yürüyüş
Nihayet işte Ninova
Ey Ninovalılar durun beni dinleyin
Etkileyici ürperten bir ses
Başınıza gelenleri felaketi biliyorum
Size acındı kaldırıldı ama yine gelecek
Kırk gün içinde kırk gün içinde
Azap yakın yakın
Kral Şimşarişken yaklaşır
Üzerinden altın elmas işlemeli
İncili harmaniyi atar üzerinden
Ey halkım beni dinleyin
Bana kulak verin
Yunus'a inandım
Sefil ahlaksız hayatı terkediyorum
Çöle ibadet etmeğe gidiyorum
Benim gibi düşünen peşimden gelsin
Ninova halkı artık doğruyu bulmuş
İnanmış geç de olsa hakikatı anlamış
Balık dostu Peygamberlerinin yanındalar
Necmiye Sarpkaya
Abdullah Yaşar Bey
Balık Dostluğu şiirimi buraya aldım izninizle
kutluyorum aydınlatıcı ve hakiki şiirlerinizden dolayı
onca alemi onların emrine amade kıldı,
ama herbiri ne çileler çekti,
Cennet o kadar ucuz değil şair,
Peygamberine bile onca cefayı reva gören,
onları dert ve ızdırapla sınayan Alllah,
bize ne reva görür acep,
Şefati olmasa,
ümitvar olurmu hiç o cennet denen sonsuzluktan,
Gün be gün yolun sonunu görünüyor şair,
gören gözlere selam olsun,
tebrikler şair...
TÜM YORUMLAR (2)