Hz. Said Bin Zeyd (RA)

(Aşere-i Mübeşşere’nin dokuzuncusu)

Hz. Said Bin Zeyd (RA)

Said’in babasına Zeyd bin Amr denilir,
O Zeyd, müşrik dinini akıl dışı bilir,
Doğrular için araştırma içindedir,
Hak penceresinden bakanlar hep kurtulur.

Aramaya gider Suriye tarafına,
Sorar Hıristiyan alim-ulemasına,
Duydukları hiç de yatmamış kafasına,
Gönül gözüyle dünyaya bakan kurtulur.

Bir papazla uzun uzadıya konuşur,
Hanif dini ki; O’nun aradığı olur,
Dini öğrenip, Mekke yoluna koyulur,
Hak penceresinden bakanlar hep kurtulur.

O, Mekke’de gururla haykırır dinini,
Öğrenmiş bir Peygamber geleceğini,
Hanif dini üzere eğitir Said’i,
Gönül gözüyle dünyaya bakan kurtulur.

Zeyd bin Amr, güzel Muhammed’i de tanırdı,
Bazen Onunla din hakkında konuşurdu,
Dostu Amr bin Rabia’ya da anlatırdı,
Hak penceresinden bakanlar hep kurtulur.

Oğlu Said’i Allah aşkıyla büyüttü,
Said’in babası işte böyle büyüktü,
Zeyd ki; son peygamberi görmeden ölmüştü,
Gönül gözüyle dünyaya bakan kurtulur.

Babası ölünce Said, dinden ayrılmaz,
Said, müşriklerin putlarına hiç tapmaz,
Dikkatlidir O, helaline haram katmaz,
Dokuzuncu cennetlikte benim diyenim.

Said’in soyu Ka’b’tan Resûlle birleşir,
O’na Ebû Ter ve de Ebûl- A’ver denir,
O’nun annesi Fatıma Binti Ba’ce’dir,
Hz. Ömer’in eniştesi olan Said’im.

Muhammed’in Peygamber olduğunu duydu,
Babasının anlattığı Peygamber buydu,
Hiç tereddüt etmeden hemen tabi oldu,
İlk iman edenlerden olan Hz. Said’im.

Erkam’ın evinde Mü’minler toplanmakta,
O şereflenir önceden Müslümanlıkla,
Habbâb bin Eret Kur’an okurmuş onlara,
Duyunca Resûle bey’at eden Said’im.

Said’in karısı, Hz Ömer’in bacısı,
Said’in bacısı, Hz. Ömer’in karısı,
İslâm öncesindendir bu akrabalığı,
Aşere-i Mübeşşere’dendir Said’im.

Hz. Ömer iman etmeden önce, onlar var,
O, karısı Fatıma’yla Kur’ân okurlar,
Ömer hışımla onların evini basar,
Hz. Ömer’in eniştesi olan Said’im.

İşte Ömer o evde Hakk sözünü duymuş,
Taha Sûresin dinleyince huşu bulmuş,
Said ve Fatıma bu halden mutlu olmuş,
Dünyadan çok ahiret diyendir Said’im.

Hz. Said’in doğum tarihi bilinmiyor,
Hicretten yirmi beş yıl öncedir deniyor,
Gençliği de Hanif dininde biliniyor,
Duyunca Resûle bey’at eden Said’im.

Müslüman olunca çok eziyet etmişler,
O’na her tür işkenceyi reva görmüşler,
Habeşistan’a hicrete mecbur gitmişler,
Duası hep kabul olan Hz. Said’im.

Hz. Ömer karısı Atike’nin kardeşi,
Ömer korumasında kalır Fatıma eşi,
Bacısını korur o adalet güneşi,
Dünyadan çok ahiret diyendir Said’im.

Said, Medine hicretine de katılır,
Medine’de kardeşlik tesis olmaktadır,
Bu Muâhat Olayı’nda Said’te vardır,
İlk iman edenlerden olan Hz. Said’im.

Said’e kardeş sayılmış Ebû Lûbabe,
Rafi bin Malik denir başka rivayette,
O Ubey bin Ka’b’da kardeşi denilmekte,
Aşere-i Mübeşşere’dendir Said’im.

Said, Bedir Savaşı’na katılmamıştı,
Said’in oklarını Muhammed atmıştı,
Ganimette Said’e de pay ayrılmıştı,
Makam-mevkide gözü olmayan Said’im.

Ömer zamanında harplere katıldı,
O, Ecnadayn da süvari komutanıydı,
Fihl Harbi’nde piyadeye komuta etti,
Cihadı çok severmiş Hz. Said bin Zeyd’im.

Şam’ın kuşatılmasına da katılmıştır,
O, şehrin fethinde bizzat görev almıştır,
Dımışk Savaşı’nda da Hz. Said’ de vardır,
Dünyadan çok ahiret diyendir Said’im.

Yermûk Savaşı’nda askere moral verdi,
Cesaret ve kahramanlıktan çok bahsetti,
Düşman komutanını o, öldürüverdi,
İlk iman edenlerden olan Hz. Said’im.

Ebû Ubeyde, Şam valiliğini verdi,
O “Hakk yolunda cihad istiyorum” dedi,
Valiliği de böylece kabul etmedi,
Makam-mevkide gözü olmayan Said’im.

Hz. Ömer şehit edilince çok ağlamış,
O “Müslümanlar için ağlıyorum” dermiş,
Olayı “İslâm’da açılan gedik” saymış,
Çok kimseye ilim öğretendir Said’im.

Hz. Osman’ın şehid edilmesine ağlar,
Fitnenin hakimiyetinden azap duyar,
Kûfe Camii’nde Mugire’ye söz atar,
Duası hep kabul olan Hz. Said’im.

Hz. Ali’ye küfredenleri duymuştur O,
Vali Mugire’ye bu yüzden kızmıştır O,
Cennetlikleri orada tek tek saymış O,
Aşere-i Mübeşşere’dendir Said’im.

“Rasûlullah’la beraber olmak şereftir,
Bin yıllık ibadetten daha da eftaldir,
O’na hizmet amellerin hayırlısıdır,
Dokuzuncu cennetlikte benim diyenim.

Said, cennetlik olanları anlatmakta,
Der: “Savaşta Resûl önünde duranlara,
Namazda arkasında olan on insana,”
İlk iman edenlerden olan Hz. Said’im.

Said, ömrün son demini Akik’te yaşar,
O, Akik’teki çiftlikte Rabb’ine koşar,
Abdullah bin Ömer, O’nun cenazesinde var,
Çok kimseye ilim öğretendir Said’im.

O’nun cenazesi Medine’ye taşınır,
Sa’d bin Ebi Vakkas tarafından yıkanır,
Namazını Abdullah bin Ömer kıldırır,
Cihadı çok severmiş Hz. Said bin Zeyd’im.

O, fitne olaylarından hep uzak durdu,
O’nun makam ve mevkide hiç gözü yoktu,
O, dünyadan çok ahireti düşünürdü,
Aşere-i Mübeşşere’dendir Said’im.

Cihadı çok sever, gösterişi sevmezdi,
Duası da hemen kabul olan biriydi,
Hz. Said’ten çok kimse ilim öğrenmişti,
Makam-mevkide gözü olmayan Said’im.

Var Resûl’den kırk sekiz hadis rivayeti,
Hz. Said, esmer tenli, uzun boylu idi,
Hicri elli bir yılında vefat etmişti,
Dünyadan çok ahiret diyendir Said’im.

İlk iman edenlerden olan Hz. Said’im.
Aşere-i Mübeşşere’dendir Said’im.
Hz. Ömer’in eniştesi olan Said’im.
Duyunca Resûle bey’at eden Said’im.
Dokuzuncu cennetlikte benim diyenim.
Duası hep kabul olan Hz. Said’im.
Dünyadan çok ahiret diyendir Said’im.
Cihadı çok severmiş Hz. Said bin Zeyd’im.
Çok kimseye ilim öğretendir Said’im.
Makam-mevkide gözü olmayan Said’im.

Allah’ım! Bizi ashap yolundan ayırma,
İzin verme atılan nifak tohumuna,
Alnımızı ak çıkar dergâh-ı divanında,
Salat ve selam olsun Muhammed kuluna,

Şair: Abdullah Yaşar Erdoğan