Hz. Musa'nın Komşusu (kıssa)

Mehmet Şahan
2966

ŞİİR


41

TAKİPÇİ

Hz. Musa'nın Komşusu (kıssa)

HZ. MUSA’NIN KOMŞUSU (kıssa)

Musa Aleyhisselam bir gün Hakk’a yakarır,
Meramını gizlemez, hemen Hakk’a aktarır:

Ya Rab, her Peygamberin Cennet komşusu varmış,
Benim komşum kim olur, merakım beni sarmış!

Lütfedersen komşuma şimdi ermek isterim,
Nasıldır ve nicedir? O’nu görmek isterim!

Allah der ki ya Musa; komşun olacak kişi,
Şu şehrin şu köyünde, kasaplık onun işi!

Sorusunun cevabı gayet kolay duyuldu,
Musa Aleyhisselam hemen yola koyuldu!

Haftalarca yürüdü yorulup usanmadı,
İçindeki heyecan durulup uslanmadı!

Adrese yaklaştıkça daha da meraklandı,
Ne bu hali gizledi ne de ondan aklandı!

O şehre girer girmez sordu birkaç kişiye,
Adresi falan köymüş kasaplık işi, diye!

Tarifi alır almaz yöneldi köye doğru,
Yaratan’a şükretti el açtı göğe doğru!

Erkenden buluverdi kasabın yapısını,
Yavaşça çalıverdi dükkânın kapısını!

Tezgâhının başında kasap işiyle meşgul,
Misafir karşısında, nisap kişiyle menkul!

Tanrı misafiriyim, alır mısın? Der Musa,
Belki uzun kalırım; kim bilir, belki kısa!

Misafiri bekletmez hemen alır içeri,
Tanrının misafiri çevrilir mi hiç geri?

Başımızda yerin var hele şöyle oturun,
Belki yardım edersin biraz yanımda durun!

Tam da vaktinde geldin az sonra gideceğim,
On dakika işim var, tekrardan geleceğim!

Hemen arka odada işim çok uzun sürmez,
Bir an bile gecikse gönlümüz izin vermez!

Ben dönene kadar dükkân sana emanet,
Ben de rahat ederim olur isen delalet!

Her iki saatte bir bu durum tekrarlandı,
Musa Peygamber ise iyice meraklandı!

Son defa gelişinde hemen sordu kasaba,
Sır var mıdır işinde, dahil miydi hesaba?

On dakikalık işini Musa’dan gizlemedi,
Gel beraber gidelim sen beni izle dedi!

Akşam oldu beraber dükkânı kapattılar,
Arka kısma geçerken oldukça rahattılar!

Ancak arka odada görüntü hoş değildi,
Tavandaki zembilin içi de boş değildi!

Kasap çok itinayla zembili alır yere,
Zor olsa da yaptığı incitmiyor bir kere!

İşte benim işim bu; bu kadın benim anam,
Belden altı tutmuyor, ondan berî olamam!

İki saat arayla yer, içer; temizlerim,
Zembil ile asarak haşereden gizlerim.

Yine aynı işlemler sırasıyla yapıldı,
İncitmeden yavaşça yukarıya asıldı!

Bu sırada annesi bir şeyler fısıldadı,
Musa dikkat etse de onları anlamadı!

Hemen sordu kasaba; neydi o hırıltılar?
Benimle mi ilgili, duyduğum fısıltılar?

Kasap der haşa anam seni bilmez tanımaz;
Her on dakika için duadan da farımaz!

Sanki ezberlemişte, başka söz yok söylesin:
“Oğlum, Allah seni Musa’ya komşu eylesin!”

Onun her duasını sabırla dinliyorum,
Ben kim, Peygambere komşu olmak kim diyorum!

O’na inanmasam da o bunu hissetmiyor,
Duasından usanıp kendinden bahsetmiyor!

Musa Peygamber tutar kasabın omuzunu,
Daha fazla beklemez kırar sırrın buzunu!
Allah’ım duasını kabul ile kalmamış,
Musa Peygamberini ayağına yollamış!

Ben Musa Peygamberim bak işte yanındayım,
Böyle kutlu evladın, can desin canındayım!

Pir-î Fâni erdin mi, ananın hikmetine?
Ananın duasıyla eriyor Cennet’ine!

MEHMET ŞAHAN (PİR-Î FÂNİ)
02.08.2022 – KİLİS

Mehmet Şahan
Kayıt Tarihi : 2.8.2022 22:50:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Şahan