HZ KUR’AN’ın Esma’sı -Engin Demirci www. ...

----------------------------------------

HZ KUR’AN’ın Esma’sı

Az buçuk tutunuyoruz, direnemediklerimize Fatiha’da
Hareketli ve yoğun olacağa benziyor, ilk baktığım gibi hala o gözlerin
Ne zaman kalbim ağrısa yüzleşirim ellerinden yüreğime gelenlerle
Şafakta çetin insan doğasında ezildiği vakitte, sebep olan şey istemsizde olsa

Konuştuğumuz suç ortaklıklarımızda yanıyorum üstlendikçe günahları
Kısa bir tututluluk değil, gördüğüm günden beri deli olan beni
Çıktığımda kabul ediyor feleklerin amme’leri,
Saklanan Tebarekler içerdekiler ve dışardakiler arasında
Ayrı hayatlara gidiyorum yasin’lerle nefes alıyorum

Bu nefeste yağmur var, uyanacağım sesiyle uyananda
Ve perdelerin esintisi özlemlerimde ıslanmak olmalı sana
O ruh hastası olan akılda fatihalara muhtaçlığımsa
Yapılan kazalar Bakara’da servet olur aslında özel fikrine, telaşlandıkça şen duygularla
Hüdayi’de Bakara’larım vaar, duygularımı barındıran
Duygular daha da konuşulmadı kabirde, var git dedi meczup Bakara’ya bekler yuşa’da

Al-i İmran konuşulan dua’lardada yiğitsin, gören olmasada anımsatansın
Ayrı düşülmüyor zaman geçsede, Al-i İmran’da yaralarım vefa’da bekler
Bil-me’nin dayanılmaz ağırlığında Nisa’yı çiğniyoruz ölümlerimizle
Akarken insan doğasından Nısa’ya bilginlerin sırrı çıkıyor karşıma
Söylemek gerekir gönüldeki takvimin atmosferindeki Maide’yi müjdeleriyle
Su yüzüne çıkanlardan kurtulmak için bekliyor arsavi’de En’am meleklerle
Böyle bir şey Enam sallanan bir evde kimsesiz dolanmalarım başlıyyorsa,
Bu saatlerde A’raf’ı özlüyorum eyüp’e gidiyorum..
Bir çok şeyin bilinmediği süreç işte ne kadar sinsi olabilir ki hayat
Söyleyemediklerim içimde kaldıkça büyüyor, Enfal’de arıyorum fatih sultan mehmeti
Oyuncuları başarılı Enfal ÇİÇEKLER YOLLUYOR performansta şeytanın sahnesinde
Gel diyor bolu’LU TOKAD-İ Tevbe tevbe eteklerime diyor
Hissetmediğimden değil, ısıtması lazım Yunus’ta Üftade’nin akşamları
Hud’la uzaklarıma Merkez efendi çıkıyor dualarla içiyorum
Hiçbir şey Ra’d’ın adımlarına uzak kimde solan yanlarımın nağmeleri arş’ta
Fakirullah İbrahim’le gel dedi, toprağıma elif lam ra ekili dedi
Hicr’îm mezarlık sahnesi insanlar arasında menzilini arıyor,kuddusüde
Ölenden kimse neden bahsetmiyor Nahl ve’l ihsan buyurur açlığıma mevlana
İsra burda yazıcılarla geliyor karşıma alnımdan öpüyor okucukça peygamberler
Geylani buyurdu Kehf kim! de ise alsın kapımdan çıkmasın buyurdu
Anmaya Tanık oluyorum Meryem’le gel servetin diyor ibn-i mesud

Ta-Ha alıp götürür beni hep onun bağrına dilediklerimle ism-i azam anama
Enbiya’nın servetinde bir buhari var, vebalim ne olacak bu dünyada,
Üşüyorum yasak aşkların kısa sürede ayaklarına kapanıyorum
Yüreğim göçtükçe buram buram kokuyor hayat
Hacc’a tutuşuyor vahşi yanlarımın terbiyesi için can evime konyevi

Mü’minün’e koş dedi ibn-i kesir ezildikçe sağır sessizilikte
Nur’lar omuzundan kayıyor,ölüm kınkansada ay ışığında arıyorum o sesi
Nedeni belki bu aidiyetsizliğime çare Furkan’da hangi dağın ardındaysa
Şuara Ta sin Mim diye ses verdi musa’ya, gizeminini arıyorum işte bende
Çekici kılan ne varsa hayatta, Neml ‘in Ta sin’inde bir mü’min bekler
Kasas yok saymaların beklenmesi Ta sin Mim’de peygamberin kılıcı

Gerçekleri karakterlendiren Ankebut yazılıyor her insanın kalbine aşk ile
Hüzünlerle kaçanlar hangi uzakta, Ruum kadar yakın değiller kendilerine
Gel-gitler akıldaysa Lokman neden Elif Lam Mim diye başladı
Yazık oluyor bize, Secde’de değilse süretimiz, Feth’ül Kadir nasıl gelsin
Yaşam ve ölüm Ahzab’ı gösterdi incil bile haber verdi mesani zikredilenleri
Geylani,Ne olur anla diyor, Sebe’e kul olmak için suç ve caza’ya inan buyurur
İkilemlerinde kalan insan işte sana Fatır buyurdu insan sensiz olmaz hz Kur’an dedi
Sonsuzluğa uzanıyor Yasin sensiz ne kadarda sevinç okumuyorsan ölenlerine
Şah Muhammed Ali Hüsamedin, Zaman dilimlerine Saffat Cuma’sında gizli sırlarla erilir diyor adem oğluna
İbrahim Hakkı’dan Bir bakışta onlarca duygusunu barındırır resul Saffat’ta ay karar dedi

Gökler bulutlarla güzelse, Sad’akul davud ne arar o kul değilmiydi yaradanına
Örnekler gökler gürlerkenmi verilecek, Zümer şafaksızlığa yakın değilmi hepimize
Mü’min Ha Mim leri, Elif Lam Ra,Ta sin,Mim’lerde değil mi gökler ağlarken
Bir kısır döngünün hikayesi hayata Fussilet Ha min’lerle gelmedi hay-hu’lar arasında
Başı ortası ve sonu olansın Şura hikayelerimizi anlatmıyor ölüncede
Finallerimiz nefsimize ne kadar yakın Zuhruf bize o kadar uzaksa,
Hamdi Yazır buyurdu Yoksul her zaman zengin olmayı bilir Duhan dilindeyse
Zaman çaresiz kalır, Casiye Ha mim katında seni bulduysa,
Bu yüzden Ahkaf Ha mim’i bırakmaz haydin felah’a derse
Önüne çıkan engelleri aşmak için, Muhammed yetmezmi sana,
Bu denli duygu Feth suresinde gizli salavatlarla ermek için yaradana
Çok etkiler Hucurat zirvesine mufassal eder gel dedikçe bağrında akşamlarda olmaz
Kilit noktaları alemin Kaf’ta saklı değilmi, okyanusta saklıyor sırrını sen niye açmazsın gözünü
Bu yürekçarpıntısı değil, Zariyat ne zaman istersen yanında dertlerinin
Şahı Nakşibendi buyurdu,Ruh’ani anlamda gözümüzün ilacı Tur yaralarımızı sarar göç ettikçe bize
Önemli olduğunu düşünüyorsan Necm ayetlerindekendini gizle
Yetinmeyi bilmek istiyorsan, Kamer gibi parla fethü’l Kadir’e gidersin bu yoldan
Kendini kayırma sakın aşk’ta, Rahman’a aşık olan senden öncede aşıklar var
İsyan ediyorsun aynan kainat değilmi, Vakıa yetmedimi hala tövbeyi kazanmana
Gerçekliğinle örtüşüyorsan, Hadid’e bir bak neler söyler dilsizliğine
İsyan etmeler ne kadar kolay oysa Mücadele kazananları kendinde gidenlere fenerse
Haşr’a gideceksin hiç durmaksızın, sızılarına inat kanatacaksın yaralarını
Oy sa kabuk bağlayan sızılarımla haşir’de buluşacak geceleri Hacı Bayram Veli
Sessizliğin kol gezdiği karanlıklarda Haşir çıkıyor karşıma
Gri görüntüler var gözlerimdeki örtülerde, sakalımı ağartan yanında

Başucunda yastık mı arıyorsun Saff geliyor her gece iki yanına sen neden habersizsin
Günlerin getirdiği mutluluk mu? Birde Cum’a baksana neler sunuyor neler
Sınırların yok nefsine Münafikün’da neler saklanmış oysa ne minicikmişiz
Bahaüddün buyurdu,Sarılabilirmisin? Talak’ın getirdiklerini sevebilirmisin?
Günün günden güzelolsun dersin, Tahrim’den ders almazsın
Merakla beklersin sabahı,Kalem ne güzelde yazıyor sabahı
Hakka kıskanır geceyi sen bir göstergesin kendine
Neden yoksun Mülk’te Kur’anı Hakim zikirde hazmetmeye çalışma nefsini
Şeytanın tek rüyası benim demek, Meariç yokmu dilinde
İhanet etme sakın kulluğuna, Nuh’un gemisi yok birdaha,
Hasret Cin’le ayırma yolların bir müslüman değilse cin’in çok estağfiruulah çekmelisin
lerime kar yağdıkça Cin’ler duygularımı algıladı Hz süleymanın tahtında,

Var sayma kalıcısı değilsin Müzemmil’e bir bak
Pişman değilsin hep kendini görürsün aynada, Müddessir niye inmiş ağlasana
Kıyame boş sananlar nerde bitirdiler bu bedeni nice olacak halimiz
Kalbimizin unuttuklarını İnsan hüznünde ki sözde ara
Anlamı yok bu hayatın diyor isen Mürselata sarıl benliğinle,
Boşluğundaysa hayat, Mürselat’a sarıl
Merakların yalnızlıklar olmasın diyorsan Nebe’ gibi akmalısın
Dökülen usul usul duygularına Naziat’ta yer ver
Buruklaşan dostsuzsa beklediklerin Abese’ye uzan
RuhunUn sesi yankılansın Tekvir’de
Bıraktıkların İnfitar’da umurunda olsun hayallerine inat
Üzülme Mutaffifin’de bir sen daha varsın sakın başkasında ara
İnşikak öyle bir zaman bıraktıklarına inat dirilecek umursuzluğun
Hayata kıymet vermek için, bir solukta Buruc’da dinlen
Kanser gibi yakalandınsa şeytana, Tarık ne yapsın bir anlasan
Acayibiz hep kendi yanlarımıza, A’la’da susan ne varda ağlamıyorsun
Tevekkül içindesin öylemi, Ğaşiye sustumu sürgünlerine
Kaçıyorsun öylemi, seni yakalayacak olan şeytansa, Fecr’de şeytanda ağlar
Beled nerden geliyorsa sende oraya doğru yürüsene
Tedirginsen kendine küfür gibi, Şems’le tanış anlaş kendinle
Ne kadar mütebessimsin, Leyl’e yüzleştirsene yaşadıklarını,
Gülümsediklerin meraksa, Duha susmak için konuşssana
Gözyüzünü tarıyor, İnşirah sen hala ağlamayanlardanmısın
Kaç kaç nereye, Tin’de elbet bulunacak bir sen varsın
Felaketlerin Alak’ta sana bakabiliyorsa ne mutlu yaşadıklarına
Kadir aklı başına gelene, bedeni, hayat dersi veren değilmi? Aşk’la
Boşuna değil kendine küsmen, Beyyine’de unut dünlenenleri
Ay dolduğu zaman Zilzal neden çöllerimizin ışığı,
Yasak olanlar Adiyat’ta sevapsa ne beklersin bu yolda,
Karia, da sıradanlık yetmiyor kara hançersizse duaların
Can alıcı mı sandın sen kendini, Tekasur niye bin yıldır yaşıyor
Ferman Asr’da buyurmuş yaratan
Gözkapakların hala kapalı, Hümeze’ye
Oysa Fil alt üst ettide seviyoruz hala o katillerin nefsini
Kureyş yüreğini sızlatmadımı hoyrat olamadınmı hala
Fotoğraflara bir bak, Maun’da buldunsa kendini,
Omuzlarımız Kevser’e girmediyse boyumuzu kavaklarmı geçti,
Ardında ne kaldı, Kafirun’u hala anlayamadınsa
Acılar ne yapsın Nasr’ı anlamadınsa şeytanın ıslığıdır duydukların
Tebbet derken insanın miidesi hala neden bulanmaz
Hoyratız öylemi hala, İhlas’a ulaşamdıksa boşluk tamamlar bedenimizi
Felak’ta ahlarımız acılarımıza şifre değilmi secdede
Ardına bakmadınsa hala Nas estağfirullah gibidir ardında

Duygunun seyircisi olmuş geçip gitmeler rüzgar gibi
İnceltiyor bedenimdeki hasret, kar yağdıkça sesime
Geceler Ayetel Kürsi’de hangi dervişin himmetinde,
Oy sa kabuk bağlayan sızılarımla haşir’de buluşacak geceleri Hacı Bayram Veli
Sessizliğin kol gezdiği karanlıklarda Haşir çıkıyor karşıma
Gri görüntüler var gözlerimdeki örtülerde, sakalımı ağartan yanında

Öte yanda annemden kalanlara ermem lazım şefaate ermem için
Aşk’ın aşkına koşuyorsa ayetler süreler eşliğinde boynum yine bükük

Hasretin garip bana, ya da tutkunun verdiği hazla geliyorum
Çünkü geçmişte bu sabah ölen bir kardeş var açmadıklarımla

Özledim Mucizlere inanmayanları harf har aramak için elif’te
Geldikçe gidenler arasında soluyor gözlerim geliyorum filiz filiz,

Annem yine yok ağlıyorum gecelerimde, sabaha kadar
Yas yada anlamaya tanık salavatlarla yürüyorum semerkandiye
Mübarek olmayan ne var bu dünyada?
Hala aklım yer bulamıyor bu hayatta

Eski fotoğralarımızda bile yer bulamayan annem öğretmişte bana ilk elif ba’yı

Bizim gözyaşlarımız Hz kur’an

http://www.beyazrenkler.org/forum/showthread.php? t=10807