Huzur-u Daimi Şiiri - Cihat Şahin

Nefsim boşa endişen, o kulunu unutmaz!
O hafiz-i hakimdir, seni nisyana atmaz!
Ittılaı sonsuzdur, ilim’de; alel ıtlak,
Gösterirsen inkıyat, seni şeytana satmaz!

Hiç yok iken var etti, şu âleme gönderdi!
Elementten unsurdan, Ahsen-i takvim derdi.
Etti seni muhatap, azametli zatına,
En muallâ mevkiyi, sadece sana verdi!

Döndü inse rahimde, tiksindiğin pis meni!
Halk eyledi bir sudan, şu mükemmel bedeni.
İtinayla besledi ve yaşattı orada,
Üç karanlık içinde, unutmadı o seni.

İki sütten tulumba, hazır idi dünyada!
Ve şefkatli bir anne, hayatı sana feda.
Sinesinde emzirip, arkasında gezdirdi,
Hazır eden bunları, elbette yine hüda!

Hizmet eder ebeveyn, aciz ve tıfıl iken!
Ederler feryat figan, ilişse sana diken.
Kimdir eden pervane, etrafında onları?
Hadim sana krallar, sen miskin zayıf iken!

Dört taraftan nimetler, etmiş seni ihata!
Belli hepsi muhsinden, yalnız ihsan ve ata!
Bir zerreyi yaratmak, muhal iken insana,
Bunları teshir etmek, gücünden değil kat’a!

Dünya seyyar bir beşik, güneş gökte bir lamban,
Hizmetine amade, gece gündüz an be an.
Altı cihet muhattır, ikram, ihsan, inamla,
Azim bir hamakattır, bunları boşa sanman!

Malum olur Mevlana, kalpten geçen hatıran!
Gönderir Hızır ile bazende yokken paran.
Seni her an gözeten, muktedir bir rabbin var,
Böyle kerim ilahla, bozulmasın hiç aran!

O hep hazır nazırdır, her tarafta her yönde!
Daim görür gözetir, kullarını her günde.
Kim bellerse onu dost, nail olur huzura!
Bunun için vesile; faik olmaktır dinde!

Bırakma bizi bize, sana bırak ya Halik!
Şaşırtma rotamızı, doğruya kıl hep salik!
Bizi bize koyarsan, helak olur gideriz,
Ram eyle hakka bizi, sadece sen ol malik!