Şehr-i İstanbul’da
Gök kubbe inlerdi.
Ezan-ı şerif duyulurdu minareden.
Ya Rab derdi eşrefi mahlûkat
Ya Rab…
Açardı semaya ellerini
Yanık mısra gibi tövbe çekerdi.
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim