Kirpik uçlarıma kadar her bir hücrem can çekişiyor
Soğuk rüzgarlar esiyor en güneşli yanıma
Fırtınalar kopuyor zihnimin her bir noktasında
Bedenim eziliyor hoyratça verdiğin kararın altında
Bir anda sattın dostluğu anlamsızlığa
Bir kahvenin bile 40 yıl hatırı varken
Seninle geçirilen onlarca zamanın 40 yıl hatırsızlığı
Bıçaklar batırıyor ruhuma
Bin bir parçaya bölünüyorum reva gördüğün samimiyetsizlik anlayışında
Milyonlarca soru hücum ediyor kanayan yaralarıma
Hangi neden seni vefasızlık ile arkadaş etti?
Hangi neden nankörlüğü yol haritan seçti?
Hangi neden bataklıklar da kökler verdirdi?
Şimdi gözlerimin önünde seninle geçirdiğim binlerce anı
Cam kırıklıkları gibi batıyordu bilincime
Sahte arkadaşlığın gölgesi altında atılan kahkahalar,
Paylaşılan mutluluklar, üzüntüler
Ve daha nice şeyler
Hepsi nasılda yalan ile süslenmiş bir büyüden ibaretti
Nasılda kandırmıştın beni
Anlayamıyorum,
Bir anlam veremiyorum o nasıl bir gidişti
O nasıl fütursuzca bir vazgeçişti
Gidişinle beni mahkum ettin
Binlerce neden sorularına
Cevabını asla bilemeyeceğim karmasalar yığınına
İçimde depremler oluştu bilmiyorum kaç şiddetinde
Kaç ev, kaç park, kaç sokak yıkıldı
Kaç ben ceseti var enkaz altında
Bilmiyorum
Sevgiyi barındıran kalbimi alevler sarmış
Karanlıklar çökmüş, yıldızlar sönmüş
Bir kaos ortamı tam yüreğimin ortasında
Her tarafta beni çıldırtan koyu bir sessizlik
Bir daha güvenebilir miyim insanoğluna
Açabilir miyim samimiyetin en güzel köşelerini?
Unutabilir miyim vefadan bihaber benliğini?
Sarabilir miyim derin kapanmaz yaralarımı?
Sınırsızca yüreğimin kapılarını sonuna kadar açabilir miyim?
Tekrardan eski ben olabilir miyim?
Silinir miydi gözlerimden bu ihanetin imzası
Bilmiyorum her şey çok karmakarışık
Ağır geldi bu nedenini anlamadığım kaçış
Hangi cesaret benden helallik istettirdi?
Ayaklar altına aldığın hak benim değil miydi?
Bir çırpıda çöpe attığın kardeşlik
Bana söylediğin süslü yalanlar değil miydi?
En Yüce'ye havale ettim seni
Bende bıraktım her şeyinle artık seni
Hiçbir şeyden öteye gidemeyen
Ne dost ne de düşmanız şimdi.
Sevginin yer edinemediği yüreğinin istediği de bu değil miydi?
Göğe bak şimdi
Kuşları gönderiyorum gökyüzüne
Zafer çığlıklarını bıraksınlar ellerine
Farkında değilsin ama yalnızlık serpilmiş gölgene
Boş bir hayat yasama bak önüne
Tek dostunu idam ettiğin günde
Karanlık tarafın lideri oldun isteğinle
Tacını tak otur tahtına
Mutsuzluk imparatorluğu seni bekliyor
Gülücükler sun hüzünlü halkına
Gülücükler sun yalnızlığı seçen tarafına
Kayıt Tarihi : 14.4.2023 14:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İnsanlara olan sarsılmış güvenimi yerle bir ederek sıfırlayan bir olay sonucu yazılmıştır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!