Ahh deli divane rüzgâr!
Ahh kararmış gökyüzü!
Ahh beni benden alıp del’ eden yâr!
Efkârım büyük.
Derdim dağlar kadar.
Efkârıma dokunma.
Derdim dermansız.
Biçare merhem,
Biçare lokman hekim.
Kör olası dünya,
sahte şahsiyetler,
yalandan gülümsemeler
yordunuz, üzdünüz, kırdınız.
Gayri sevincim tükendi.
Kırıldı gönlüm, kırıldı yüreğim.
Şimdi güneş ne diye doğacak?
Rüzgâr ne diye efil efil esecek?
Ne için mutlu olup, güleceğim?
Ne için umudumu yaşatacağım?
‘‘Asla pişman olmadım.’’ sözleri
aklımın her köşesinde yer edinmişken
yaşananları bir hata olarak görmek de neyin nesi?
Sevdanın adı mı değişti?
Ben mi treni kaçırdım?
Gönül gözüyle bakmıyor muyduk?
Kalplerimizle görmüyor muyduk?
İsyankâr cümleleri zincirlemedik mi?
Ne oldu, ne oluyor?
Sonsuzluk şerbetinden
aşkı yudumlamadık mı?
Ahh gözlerim!
Kör olsaydın da görmeseydin.
Ayakta uyumuşuz, hata yapmışız.
Yâr öyle diyor.
Doğma güneş, esme rüzgâr.
Gelme mutluluk, öl umut.
Kayıt Tarihi : 25.10.2018 19:43:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
10 OCAK 2018 ÇARŞAMBA
![Savaş Barha](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/10/25/huzunlu-bir-gece.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!