Ufuk turuncu atlas, uyku sarhoşu güneş
Zaman esneyedursun dönüşlü saatlerde
Yorgun nefeslerinde her kelime bir ateş
Gölgeler geri kalır, yol bir adım ilerde
İçimde damla damla hüzünler büyütürüm
Acıları sallarım zamanın beşiğinde
Boşlukta yankılanan bir çığlık kadar hürüm
Hayatı sınıyorum imtihan eşiğinde
Yüreğimde kaç ırmak dolup boşaldı tek tek
Sahile uğramayan dalgalar nerde ağlar
Keder yüklü gözlerde nemli bakışlar ürkek
Şelaleler yol boyu koşar, ölüme çağlar
Islak yorgan altında gece vurulan düştüm
Deliksiz uykularım kapı açar yarına
Melali kuşanarak gece yollara düştüm
Sabırla yürüyorum acının diyarına
Kıvrım kıvrım yolların türküsü beni çalar
Mendilime kan değdi gözyaşlarımdan evvel
Kalp atışı kaç ölçek, ne bilsin haritalar
Gönlümün hududunu çizemez kanlı cetvel
Yollar zehir kıskacı, meçhuledir yolculuk
Tabelalar bilinmez menzilinde akrebin
Hayat zorlu bir yokuş, hırıltılı ve boğuk
Ömrümüz dövülüyor havanında sebebin
Kayıp giden yılların ardından yakma ağıt
Mevsimler nasıl olsa zevale uğrayacak
Masamın sırtında yük karalanmış her kâğıt
Kalemler her satıra kızıl kan doğrayacak
Kimim ben bilmiyorum nerden geldim bilen yok
İsmimin baş harfleri yatık mezar taşında
Sevdaları ortadan ikiye bölmeden ok
Hevesler taşıyordum aşkın yanı başında
Sorduğum soruların ortasında ben varım
Yüklemsiz cevapların, sen yoksun öznesinde
Zamandan düşenlerin hayatları hep yarım
Gönüller sevgileri tutmuyor haznesinde
Geceler hicranını akıttı gözyaşıma
Gündüzler vurgun yedi en derin yaslarında
Seyretmeye alıştım hoyratça bir başıma
Asırlık yangınımı hüzün teraslarında
İstanbul/2018
(Teşehhüt Miktarı 2020)
Ali Havan
Kayıt Tarihi : 17.1.2021 22:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!