Ölü bir ışık sızıyor, tek tük bazı pencerelerin camlarından,
Yine Haziran, Temmuz şöyle bir uğrayıp geçmiş;
Eylül takılı kalmış, sokağın damlarına evlerin.
Sarmaşık olup sarmış hüznünü, kırık taşlı kaldırımlara,
Sarılmış kopmamacasına, fakir evlerinin kafesli cumbalarına...
Balkonlarında varlıklı konakların, bir ikisi de kalmış olsa,
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman