Susadıkça kendi kanından içen susuz
Kendi dudağından dökülen nefes
Canı örten tül ateşin doğurduğu kül
Öteye taşan gölge hüzün mayalı toprak
Hiçten bir fazla rakam yanında sonsuzun
Mülkü olmayan malik suyun başında serap
Damağa vuran lezzet tarifi olmayan tat
Adı olmayan renk kulağa sığmaz ahenk
Yokta şekilsiz yara varlığın iniltisi
Varlığın bir külfeti şu hayatın nüktesi
Anahtarsız bir kapı ölümle kilitlenmiş
Yokluğu aşikâr gizli aşkla zehirli ilaç
Kalemi kımıldattı ses aşk karıldı çamura
Tenine yerleşti can kün denildiğinde
Ve hükümran oldu gölge kara toprağa
Göğe sığdırıldı soluk son bir nefes
Biçim tuttu boşlukta doldurdu hiçi
Ölüm yüklü bir gömlek sırtına dikildi
Akis tuttu aniden aynasında yokluğun
Akıl yatıştığında gaip görünen aynadaki
Mahşeri bir yalnızlık kuytusunda çokluğun
Yüreğiyle konuşan sükûtta gizli çığlık
Suda saklı kıvılcım ateşin sudaki hatırı
Ölümlü o teninde prangası sonsuzun
Osman Deniz
Kayıt Tarihi : 2.6.2023 21:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)