Bütün fırtınaları mühürlüyorum ağzıma,
Tembel yanlarımda ayağa kalkmayan tembel çocuklar var,
Çığlıklarım kapı aralıklarından tekmeyle
Tıkanıyor tekrar içeri, karabasanlarla uyanıyorum
İnsanın sabahına, dudağımda patlayan kanlarla,,,
Şah damarıma asılıyor başı olmayan heykeller,
Ağa Camii;
Havsalam almıyordu bu hazin hali önce
Ah, ey zavallı cami, seni böyle görünce
Dertli bir çocuk gibi imanıma bağlandım;
Allahımın ismini daha çok candan andım.
Ne kadar yabancısın böyle sokaklarda sen!
Devamını Oku
Havsalam almıyordu bu hazin hali önce
Ah, ey zavallı cami, seni böyle görünce
Dertli bir çocuk gibi imanıma bağlandım;
Allahımın ismini daha çok candan andım.
Ne kadar yabancısın böyle sokaklarda sen!
Sıkı dizeler var.
Haklı serzenişler.
İyi şiir.
nedir karanlığı büyüten nen....gibi bir soru sorduğumda kendime;akıl çıkıyor karşıma...aklın akılsızlığıdır bu diyor;'Ağlamayı ırmaklara
Bıraktığım günden beri,' imlemesine bayıldığımı itiraf ediyorum...
içimdeki hırsız yanaşıyor ırmaklara
çalıyorum ırmağın ağlayan sesini
ağlıyorum!..
kutlarım günün şiirini
Üstad, şiiriniz her yönüyle şiir, her kelimesi ile şiir... Yaşanmışlıklardan damıtıldığı her halinden belli. Tebrikler...
Hüzünden, şiirden anlamayan nesle aşina değiliz zaten. İstesekte aynı gemiye binemeyiz. Çünkü aynı ufuklarda kesişmiyor denizlerimiz.Bizim gözümüzden yaş akar; onların gözünden aş.Biz dost diyoruz. Onlar paraya çevirecek post anlıyorlar.Biz dil (gönül) diyoruz.Onlar saatlerce gereksiz konuşma, laf yapma olarak anlıyorlar.Biz yaraları sarmak için uğraşırken; onlar paraları saymanın derdine düşüyorlar. Biz ne zaman şiirden dem vursak, onlar:Bana hariçten gazel okuma! Bana edebiyat yapma! laflarıyla aynı geminin yolcuları olmadıklarımızı bize hissettiriyorlar.
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta