içimde bir ürperti
elerim titriyor
ses titreşimlerini duymaya çalışırken
bazan buz kesiyor parmak uçlarım
zemheri ayazında donmuş dallar gibi
bazan yanıyor
cehennem narı gibi
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
lanetli olan’la deli olan’ın elinden tuttum. onlar da elele verdiler. mükemmel bir çember oluşturduk. gözlerimiz kapandı, biz’im için bir şey diledik. çemberin tam ortasına düştü yıldırım. her yerimiz kan içindeydi. şiddetiyle ellerimizi ayıramadı ama artık yüzümüz de kalmamıştı, ismimiz de. her şey tam istediğimiz gibiydi.
asırlarca elele asılı kaldık orada, o ormanda, dua’mızın dokunuşunu bekleyerek. yağmurun altında ruhumuzu yıkayıp durduk. hem de asırlarca. en saf halimize varacağımız günü dilendik. bir gün inandık. ve sonsuzluğa mıhlandık.
melankolik gülümseme anıtıydık o an. gülümsemenin en güçlü hali...
elele verdik, ruhlarımız örtüştü. lanetli olan’la deli olanın derinliği oldum. mükemmel bir çember oluşturduk. ölüme çok yaklaşmıştık.
sonra sessizlik girdi aramıza. hatıramız tozlandıkça hafıza dilendik tanrı’mızdan. hayal tozu serpildi üzerimize. omzumda bir periydi o anıt. sol cebimin içinde, kalbimle birlikte yaşayan, en derinimde olan.
lanetli olan’la deli olan’ın elinden tuttum. onlar da elele verdiler. mükemmel bir çember oluşturduk. gözlerimiz kapandı, biz’im için bir şey diledik. çemberin tam ortasına düştü yıldırım. her yerimiz kan içindeydi. şiddetiyle ellerimizi ayıramadı ama artık yüzümüz de kalmamıştı, ismimiz de. her şey tam istediğimiz gibiydi.
asırlarca elele asılı kaldık orada, o ormanda, dua’mızın dokunuşunu bekleyerek. yağmurun altında ruhumuzu yıkayıp durduk. hem de asırlarca. en saf halimize varacağımız günü dilendik. bir gün inandık. ve sonsuzluğa mıhlandık.
melankolik gülümseme anıtıydık o an. gülümsemenin en güçlü hali...
elele verdik, ruhlarımız örtüştü. lanetli olan’la deli olanın derinliği oldum. mükemmel bir çember oluşturduk. ölüme çok yaklaşmıştık.
sonra sessizlik girdi aramıza. hatıramız tozlandıkça hafıza dilendik tanrı’mızdan. hayal tozu serpildi üzerimize. omzumda bir periydi o anıt. sol cebimin içinde, kalbimle birlikte yaşayan, en derinimde olan.
Güzel olmuş....Sevinç denen kıvılcım kayboldu sen giderken...sevglililer ne nisan ane de eylülü sığamaıyor ne yazık ki..
yine bir nisan akşamı
göğe yükselen tanecikler düşerken toprağa
cemreyle ısınacak yeryüzü
ne ıssızlık kalacak ne sensizlik
ve değişecek bu şiirin adı
Sevinç
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta