Hüznün Rengi Mavi
Fıkra idi bize Karadeniz, değil mi?
O şen şakrak güldüğümüz sohbetlerde.
Denizleri de hep sevdik yanılmıyorsam,
Mutluluğun rengi, mavidir diye.
Mavide yaşadık mutluluğu,
Sarf edilen emeğin mükâfatı sayarak
Uzun bir yılın pençesinden hızla kaçarak
Bir yıl boyu tatil, tatil demedik mi hep
Maviliklere yelken açarak
Öyle ya biz maviyi, hep mavi görmek istedik
Huzur onda, özgürlük onda belledik
Peki, yaşadık mı, mavinin hüznünü,
Yitirdik mi maviliklerde, umutlarımızı.
Yok, işte hemen verebileceğimiz bir cevap
Demek ki, bilmiyoruz mavinin asıl renklerini.
Hiç sorduk mu maviyi
Karadeniz’e ve Kara deniz’liye
Sorduk mu bu renk ne anlatır sizlere diye
Kim bilir, Karadenizli olmak lazım belki,
Denizle olmak lazım, en derininden
Onu koklamak sadece,
Onda yaşamak, kadın teninde izleri
Belki o zaman anlarız kim bilir,
Mavideki gizleri.
Öyle ya, biz yitirmedik ki mavileri,
Bir süngerin uğruna yok olan umutları.
Yaşamadık ki tezgâhta sunulan balığın kovalamacısını,
Bu kovalamaca esnasında, canların yok olmasını.
Ağda balık misali çırpınan,
Anaların feryadı,
Yavruların hüzün fırtınasını.
İşte biz o yüzen görmeyiz mavinin asıl rengini
Bu yüzden duymayız hırçınlığını Karadeniz’in
Oysa çok uzaklarda,
Hüzündür dalgaların tüm vuruşları.
Karadır rengi, kırmızıdır haykırışları.
Benim mavi gördüğüm ise,
Gözyaşıdır, denizin bakışları.
Kayıt Tarihi : 7.11.2008 09:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!