Hüznün Dervişi
vurgun yiye yiye
kuş dilini öğrenen sevdiğim
duydum ki
yaktığın ağıtların çözülmüş dili
nidaların arşa kadar uzanmış
seni bekliyor kutsal toprak
seni bekliyor sürgünde bu can
kırılacak bak gök kubbe
sesini taşımaktan
sen hüznün dervişi
bunca zaman
nasıl sakladın koynunda
-hiç soldurmadan-
yedi iklimli tepelerden
topladığın çiçekleri
ben ki saçak uçlarında
beklerken seni
kirpik uçlarımı dondurdum
sen düşme diye
sen göçebe ordularınla kuşatıp
nasıl da yurt tuttun ellerimi
çıkar şimdi miğferini
as korkularını duvara
taşar mı bu Nil bir daha
"ya taşarsa" diye düşünme
belki de senden öte bir sen
vardır içimde
hiç kimsenin görmediği
San Sûr
Kayıt Tarihi : 8.5.2025 22:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikayesi:
Kaptan'a
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!