Sonunda ketum bir tarihe göçebe oldum
Adressiz kaldım bu yüzden bir rüzgâr gibi
Takıldım hiç büyümemiş bir çocuğun ardına
Vizem yok kimliğim sahte yollar mayın döşeli
Bir ömürde kaç sokak izi kalır geriye
Saçlarımın ıslaklığından anlıyorum
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Sevgili Bekar,
Hırsızın hiç mi günahı yok? Alet olmayayıydılar?...
Onlar bölmedi Hasan Bey
Onları ve bizi
BÖLDÜLER
Bugünlerde de başka başka şekillerde bölüp bölüp durdukları gibi!
Tamam, o da geliyor.
Sonunda şair bizi kovacak sayfadan
Ama sizi kıramayacağım.
Buyurun:
Bir ömürde kaç sokak izi kalır geriye
Saçlarımın ıslaklığından anlıyorum
Orda bir çocukluğun yağmuruna varılır
Yarpuz kokusu uğurlar sizi görmezsiniz
Her sokak aslında bir patikadır
Burada yollar ve patikalar büyük ve küçük damarları, damarlarda dolaşan kan ise toplumsal değerleri ifade ediyorlar. Bu durumda sokakların izleri de damarlardan akan kan, yani toplumu ciddi şekilde etkilemiş vizyonel anlamda değişikliklerdir.
Girilen her yanlış yolda çıkmaz sokaklarda biraz kan izi kalmıştır. Tabii global güçler bu izleri tahlille yeni yapılanma için ne tür ilaçların verilmesi gerektiğini analiz maksadıyla bu izleri toplayıp değerlendirmekte gecikmemişlerdir. Bulunan kan guruplarının büyük çoğunluğunun (Türkler için 0 ve A grubudur) bütün antijenleri ihtiva etmediğini görünce eksik antijeni yani B (Batı) antijenini bir şekilde genetik yapıya eklemenin yollarını araştırmaya başlamışlardır. Nihayet onlarda AB Rh + olaraktan, ne idüğü belirsiz her türlü antijen zaten vardır. Burada yarpuz kokusu devreye giriyor. Dolaylı yollardan çaktırmadan damarlara B antijeni zerkederken çıkan pis kokunun duyulmaması için de yarpuz kokuları kullanılmıştır fonda. Siz bu yüzden görememişsinizdir kendinize olanları. Zira değişmiş oluyor olmakta olsaydınız yarpuzlar hâlâ yarpuz kokabilirler miydi? (Not: Ben yarpuzu pek bilmem) Ve nihayet...
Sizi siz yapan geniş yollar, içi tıklım tıklım her tür antijenle dolarak (aslında geniş oldukları halde, kirlilik yüzünden) daralarak birer patika halini almışlardır. Bundan daha kötüsü, size enjekte edilen B antijenleri kalıcı da değildir. Bir süre için onlara benzeyip hizmetlerine koşsanız da, çok yakında kimliğiniz bunu reddedeceğinden oluşacak antikorlar kendi hücrelerinize saldırmaya başlayacak ve büyük acılar çekmeye başlayacaksınızdır, bundan da haberiniz yoktur!
Bilmem, AB Rh + konusu böylece halloldu mu Uzağım Hanımefendi?
Sevgili Selçuk, seni bu yüzden seviyorum. Gerçekten doyurucu, güzel açıklamalarınız için teşekkürlerimi sunarım.
Kendine iyi bak; zira sen bize lazımsın.
Araba bakarsan, her şiirden bir deniz çıkarıyor...
Yani kendi görüşüne göre anlam çıkarıyor.
Bana göre denizler de yanar kumlar da. yanlış her zaman yanlıştır. ben atmışsekiz kuşağıyım.
Benim evim Ankara, Cebeci fidanlığının altındaydı.
Hukuk Fakültesi ve Siyasal fakültesi üzerindeydi.
Hergün molotof kokteyler patlıyordu; ödümüz korkuyoerdu. Bize bukorkuları yaşatan, Denizlerdi.
Halk panik içerisindeydi; kimse sokağa çıkmaya cesaret edemiyordu. Bunlar mı bizi kurtaracak olan
erneto Che Guevara? Yazıklar olsun onlara ki, ülkemizi kaosa soktular. Şimdi de onlara methiyeler düzülüyor. Bindokuzyüzseksen'e kadar olayların sorumlusu Denizlerdir. Üllkemizi ikiye böldüler; sağcı ve solcu dye... Dhaha anlatayım mı?.
Selçuk bey!..ille de kan grubu!?hani nerede?:)))
işte ikincisi:
İMF grubu Rh pozitif
:)))))))
Peki yapayım Hasan Bey
İlk dörtlüğü tahlil ettim hemen.
Buyurun:
Sonunda ketum bir tarihe göçebe oldum
Adressiz kaldım bu yüzden bir rüzgâr gibi
Takıldım hiç büyümemiş bir çocuğun ardına
Vizem yok kimliğim sahte yollar mayın döşeli
Burada şair diyor ki:
Bizler Elest Bezm'inde her şeyi açıkça biliyorduk. Fakat bizleri öyle ketum bir âleme gönderdiler ki aslında her şeyi idrak ettiklerinden şüphe bile etmediğim taşlar, ağaçlar inatla suspus olmuştu. Bana hafızamı tazelememde hiç yardım etmediler. Bu yüzden ben gelişim sürecimde hapsolduğum kısır döngüden bir çıkış yolu bulamadım. Arkasına takıldım bir çocuğun ama o da benden daha nasipli değildi. Bana gösterdiği yollar yanlış çıktı. Bu yüzden aslında ruhsatla (izinli) geldiğim yerde kimliksiz bir kaçak durumuna düştüm. Herkes için güvenli yollar benim için mayın döşeli gibi tehlikeliydiler...
Oldu mu :)
Şair birinci bölümde içinde hep yaşattığı çocukluğuna tutunup başlamış anılara yolculuğa..
ikinci bölümde..çocukulğunda yaşadıüı hüzünülü bir o kadar da karmakarışık bir hayatı anlatır..
ve üçüncü bölüm şiir burda kopmuş her na kadar **Her sokak aslında bir patikadır **diyerek ikinci bölümle zamanı bağdaştırmak istese de malesef üçüncü blüm tamamen aşk adına çeklen acılaraı yansıtmış..
ve dördüncü bölüm aşk adına çeklien acılarla hüsranı bağdaştırıp finali noktalamış.. şiir iki ayrı konu ve ana tema taşımakta..
ve karmamakrışık bir hal almış malesef..
Sevgili Selçuk,
Elbetteki ebru sanatını biliyoruz; suyun içinde, harikalar yaratılan bir sanat dalı. Tamam sayın Selçuk ben ebruyu incelerken, lütfen sen de şu şiirin tahlilini yap. seçici kurul, 'Günün Şiiri'ne, kendisi yorum yapamazken, ne diye bu şiiri,'Günün Şiiri' seçmiş, anlamış değilim.
Yaw Hasan Bey,
Ebru'yu biliyon değil mi?
Hayır o esmer, uzun saçlı Ebru değil.
Şiirden herkesin aynı şeyi anlaması şart değildir.
Sen ebruya bak, kırda papatyalar gör, ben bakayım varlık alemindeki kargaşayı çözmeye çalışayım, Naci baksın Faşistlerin bir çocuğa saldırdığını görsün...
Neyine gerek?
Desen güzel, desen...
Bu şiir ile ilgili 56 tane yorum bulunmakta