Her sabah,
Yalnızlığa uyanmak ne acı...
Yastığımdan başımı kaldırmak istemiyorum....
Doğmasın güneş bir daha ne olur?
Yalnızlığın bana arkadaş olduğu güne...
Kalabalıklar içinde
Yapayalnız dolaşırım sensizliğin sert rüzgarları altında...
İner taa ruhumun kötürüm olmuş daracık sokaklarına
Hayalinin sert vurgunu...
Suya düşen bir taşın yardığı sular gibiyim
Lâkin; sensizliğinin açtığı yara kapanmayacak
Sular eski halini alıyor gülüm;
Yüreğimdeki kabarmalar kaybolmayacak...
Sensizliğin derinliklerindeyim her akşam...
Yuvarlandıkça içimdeki karanlık yangınlara
Kadehlerdeki kahırlarım;
Ağlaması yalan değil ki gönlümün
İçimi yakıyor sensizlik kokan anılarım...
Sular yangınları söndürür derler, doğrudur ama;
Gözümden akan, hep sen dolu her damla
Sanki benzin pompalıyor bağrımdaki yarama...
Söz vermiştik hani, kasırgalar kopsa da biz kopmayacaktık...
Yıkılsa da dünyalar biz ayakta kalacaktık...
Dört bir yana dağılsa da mahlukat, biz ayrılmayacaktık...
Bıraktım kasırgaları ben,
Ufacık esinti bile kopardı seni benden
Minicik sarsılmalar bile ayırdı hayat kokan ellerini ellerimden..
Dağılmadı dört bir yana mahlukat, lâkin;
Sadece ayrıldık sen ve ben; ikimizden...
Yazmayacağım seni kağıtlara diyorum
Yazmayacağım kara bahtımın katran kokan siyahlığını
Bembeyaz kağıtlara...
Söz geçirmek ne mümkün
Ruhumu, bedenimi hayatımı mahveden
Hep senin doldurduğun anılara...
Kayıt Tarihi : 1.3.2006 16:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)